26 KASIM 2018 PAZARTESİ  –  MİLLİYET  –  ALİCE

Öğretmenler Günü nedeniyle düzenlenen birkaç etkinlikten davet aldım. Aynı gün öğleden sonra uçakla Antalya’dan İstanbul’a döneceğim için mazeret beyan ettim. Meslektaşım Nazım Alpman arayıp, Ersan Erdura ile Coşkun Demir’in sahne alacağı geceye davet edince hayır diyemedim. Türk Pop Müziği’nin iki usta sanatçısını canlı canlı dinlemek her zaman kısmet olmayacak bir şey. İkincisi sahne alacakları yer evime çok yakın olan Kozyatağı Hilton’da…

Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan eve geliş, akşam yemeği, ardından Ankaragücü  Beşiktaş maçı, acayip bir rehavet bindirdi üstüme… Bir yanım, “yorgunum, geleme-yeceğim diye mesaj at”, diğer yanım, “70’lik delikanlıların konseri kaçmaz. Git, dinle ve bu konseri yaz” modunda. Sonunda meslek aşkı ağır bastı.

Üç kız, dört torun

Enstitü Koleji’nin Öğretmenler Günü nedeniyle düzenlediği geceye gittiğimde 70 yaşında, 50 yıllık evli, en küçüğü 36 yaşında üç kız babası, iki kızından dört torun sahibi Ersan Erdura sahnedeydi.

Şarkıcının eşi Leyla, en küçük kızı Gözde ve Coşkun Demir’in sevgilisi Sibel’le aynı masada dinledim Erdura’yı… 50 yıldır kendisinden dinlemeye alıştığımız eserlerin yanı sıra Kayahan’dan Tom Jones’a birçok ünlünün dillere pelesenk olan şarkılarını söyleyen Erdura’nın sesi hala tabanca gibi… Fit bir fizik, gümbür gümbür bir ses… 52 yıldır müzik yaptığını söyleyen Erdura, sahneden inince ailesinin yanına geldi, şarkı söyleme sırası bu kez Coşkun Demir’deydi.

Erol Evgin’den sonra müzik dünyasında söz yazarı Çiğdem Talu ve besteci Melih Kibar’dan en çok eser alan ikinci sanatçı olduğunu söyleyen Demir, ağırlıklı olarak onların eserlerini söyledi.

İşçisin sen işçi kal!

Öğrendiğim kadarıyla gecede Şevval Sam’ın çıkmasını isteyen öğretmenler, patronun Ersan Erdura ve Coşkun Demir’le anlaştığını duyunca, şarkılarını bile bilmedikleri iki sanatçının kendilerini eğlendiremeyeceği görüşündeydi.

Aynı öğretmenlerin geceden sonra, “Ne varsa eskilerde var. Eski şarkılar da şarkıcılar da bambaşka” dediğine eminim. Coşkun Demir, gecede Cem Karaca’nın “Tamirci Çırağı”nı da okudu. “Bir daha… Bir daha” diye tempo tutan öğretmenler, Demir’e şarkıyı ikinci kez söyletti. Öğretmenler şarkının “İşçisin sen işçi kal” bölümüne eşlik edip, adeta salonu inletti.

1963 yılında mühendislik eğitimi sırasında tanıştığı Ersan Erdura ile o gün bugündür dost olduklarını açıklayan Demir, Erdura’nın kızı Gözde’nin istek parçası sözleri İlhan İrem’e, bestesi Melih Kibar’a ait “Kim O?”yu sanatçı ve kızıyla birlikte okudu.

71 yaşındaki Demir, “Şarkıcı olmama vesile olan kişi rahmetli Cem Karaca’dır. Mühendislik yaptığım dönemde bir şekilde sesimi dinleyen rahmetli, ‘Mühendisliği bırak, şarkıcılık yap’ dedi. 40 yıldır şarkı söylüyorum. Sesimin çıktığı güne kadar da söylemeye devam edeceğim. Zayıf ve genç görünmemi de sürekli spor yapmaya borçluyum” dedi.

GÜNÜN SÖZÜ

Acılar insanları değiştirir. Eğer bir insanı değiştirmek istemiyorsanız, onu kırmayın. (Paulo Coelho)