MİLLİYET CADDE – 13 HAZİRAN 2013 PERŞEMBE  –  ALİCE

“CNN International, bize ‘özgür habercilik’ dersi verecek en son televizyon kanalıdır” diyenler olabilir. Ancak bazen kimin söylediğinden çok, söylenenin doğru olup olmadığına da bakmak lazım.

cnn_cok_sert_h69538CNN International’ın sunucusu, polisin Taksim’e girmesinden sonra yaşananları ekrana taşırken şöyle bir laf etti:
“Türkiye’den pek çok kişi şu an bizi izliyor çünkü kendi medyalarına güvenmiyorlar.”
Doğruluk payı var mı bunda?
Var…
Dünyanın önde gelen haber kanallarından BBC ya da başka birinin sunucusu etseydi bu lafı, bu kadar ağrıma gitmezdi.
Neden mi?
Nedeni şu:
Hatırlarsanız Mart 2003’te Amerika’nın ‘Irak’a demokrasi getirmek için’(!) başlattığı savaş sayesinde yeni bir gazetecilik türüyle de tanıştık.
‘Embedded journalism’ yani ‘İliştirilmiş gazetecilik’ti bunun adı.
2013 yılına kadar alışılagelen, akredite olmuş gazeteci ve gazetecilikten farklıydı bu. Artık muhabirle haber kaynağı arasında belirli mesafeler ve sınırlar olmuyordu. İliştirilmiş gazeteci’, haber kaynağıyla yaşıyor, aynı ortamı paylaşıyor, onlardan biri gibi hareket ediyor, habere iliştirildiği gücün gözüyle bakıyordu.
Oysa gazeteciliğin temel ilkelerinden biri, gazetecinin olaylara kendi gözüyle bakması, olan bitene kuşku ve eleştiren bir bakışla yaklaşması, Irak’ta olduğu gibi savaşın bir parçası değil, savaş karşıtı olmasını gerektiriyordu.
Bu yüzden de ‘iliştirilmiş gazetecilik’ dünyada çok tartışıldı.
Irak Savaşı’na Amerikan Ordusunun gözünden bakanlar arasında hangi kanal başı çekiyordu?
Elbette ki CNN International…
Bu yüzden, “CNN International, bize ‘özgür habercilik’ dersi verecek en son televizyon kanalıdır” diyenler olabilir.
Ancak bazen kimin söylediğinden çok, söylenenin doğru olup olmadığına da bakmak lazım… Bu lafı eden sunucunun çalıştığı kanal yamuk ama söylediği doğru…
Üstelik CNN sunucusu bu lafı, RTÜK’ün Halk TV, Ulusal TV, Cem TV ve TVEm’e, Gezi Parkı eylemleri sırasında halkı galeyana getirecek yayınlar yaptıkları gerekçesiyle, bir aylık reklam gelirlerinin yüzde 2’si  tutarında para cezası kestiği  gün etti.

SAĞDUYU, DUY ARTIK BİZİ!

‘Gezi Parkı Heyeti’nde kimler olmalıydı?’ başlıklı yazım nedeniyle yüzlerce eposta ve tweet aldım…
Radikal’in Başbakan’la görüşmek için Ankara’ya gidecek Gezi Parkı Heyeti’ni beğenmeyip, Twitter’da, “Gezi Heyeti onlarsız olmaz” diye atılan  tweetlerden derlediğim isimleri beğenmeyenler de oldu, sosyal medyanın listesine Levent Üzümcü, Metin Feyzioğlu, Redhack’in de ilave edilmesi gerektiğini yazanlar da…
Düne kadar heyetin Gezi Parkı eylemcilerini ve 90 gençliğini temsil edip etmediği önemliydi ama bu saatten sonra heyet kimlerden oluşursa oluşsun, yeter ki bu gerilim, bu şiddet, bu kaos son bulsun…
Günlerdir Türkiye, başta ülkeyi yönetenler olmak üzere insanların sağduyusuna sesleniyor, ama nafile…
Acaba biraz da ‘solduyu’ya mı seslensek?
‘Sağduyu’ ya kayboldu, ya da kimseyi duymuyor çünkü…

HANİ YARGITAY, DENİZ SEKİ CEZASINI ONAMIŞTI?

Yerel mahkemenin Deniz Seki’ye verdiği 6 yıl 3 aylık hapis cezasını Yargıtay 10. Ceza Dairesi bozdu.
Deniz Seki, kendisini 6 yıl 3 ay hapis cezası veren mahkemede bu kez, ‘uyuşturucu ticareti yapmak’tan değil, ‘uyuşturucu ticaretine yardımcı olmak’tan yeniden     yargılanacak.
Yargıtay, yerel mahkemenin verdiği kararı bozarken ‘uyuşturucu tedarik etmek’le, ‘uyuşturucu ticareti yapma’nın aynı şey olmadığına hükmettiği için mahkemenin Seki’ye eskisi gibi yüksek bir ceza vermesi olanaksız.
Yargıtay’ın bozma kararından sonra yerel mahkemenin Deniz Seki’yi yeniden hapse attıracak bir ceza vereceğini sanmıyorum.
Yargıtay 10. Ceza Dairesi’nin Deniz Seki kararı açıklanmadan, “Deniz Seki’ye kötü haber! Yargıtay, hapis cezasını onayladı” diye haber yapanların şimdi, şarkıcıdan ve kamuoyundan özür dilemeleri gerekmez mi?
Çünkü haber A’dan Z’ye ‘yalan’ çıktı!

“SOSYAL MEDYAYI SALLADI” YALANLARI

Türkiye, Gezi Parkı eylemlerinden sonra günde 18.8 milyon tweet’in atıldığı bir ülke oldu.
Sosyal medyanın bu denli yoğun kullanıldığı bir ülkede, televizyonda program yapan dostları için atılmış 5-10 tweet’i “Sosyal medyayı salladı” diye manşet yapanlar var hâlâ…
Eşinizin, dostunuzun PR’ını yapma adına okurlarını salak yerine koyanlar şu çıplak gerçeği unutuyor ama:
18.8 milyon tweetin yanında  5-10 tweetin ne kadar değeri varsa, sizin de değeriniz artık o kadar!

GÜNÜN SÖZÜ
Fikirler cebir ve şiddetle, top ve tüfekle asla öldürülemez.
(Mustafa Kemal Atatürk)