12 MAYIS 2020 SALI – MİLLİYET CADDE – ALİCE
Beren Saat, Anneler Günü’nde paylaştığı şu metin yüzünden sosyal medyada alay konusu oldu:
“Ben size gelemiyorum, ama nihayet siz caddede yürüyüş yapabileceksiniz. Bilincim sizinle olacak. Doğa Ana ne yaptığımızı düşünmemiz için odalarımıza yolladı bizi. Hatalarımızı anlayana kadar da çıkartmayacak belli ki. Hasret çekmeyi öğrendi bilmeyenlerimiz; kaynaklarımızı ve enerjimizi doğru kullanmayı, detaylara takılmamayı öğrendik. Kelebek etkisinin hasta bir bünyede nasıl sonuçlar yarattığını birbirimize karşı sorumluluklarımızın çok ciddi olduğunu anlamaya başladık. Bugüne kadar ailesinden birini kaybetmemiş şanslı bir gezegen sakini olduğum için doğru işleyen sağlık sistemimiz için evrene teşekkür ederek başlıyorum. Bu yıl Anneler Günü’ne denk gelen Efe’nin doğum günü için annesi Nil Güray’a onu sarmalayacak enerji gönderiyorum. Bugünü annesinden ayrı geçirmek durumunda kalan herkese moleküllerimden biraz gönderiyorum. Siz de zaman ayırın, bedeninizin yanında olmasa da bilincinizle annenizin frekansını yakalayın. Onlar titreşimlerimizi hep hisseder. Kollektif anne sevgisi meditasyonu yapalım. Bizi buradan çıkarır, biraz sabır. Annelerimizin Anneler Günü kutlu olsun, bu ayrı geçirilen son günümüz olsun.”
Twitter’da Türkiye’nin gündemine oturacak kadar aleyhte yorum yağacak ne var bu yazıda? Demek ki, daha önce, genç yaşta ölen aşkı Efe Güray için yazdıklarını okumamışlara, sosyal medyada “İmla hatalarıyla dolu” diye eleştirdikleri ‘Demet Akalın Türkçesi’ne alışık olanlara bu metafor başka bir frekanstan yayın gibi geldi. O yüzden ‘moleküller’, ‘kollektif anne sevgisi’, ‘meditasyon’, ‘Doğa Ana’ ve ‘kelebek etkisi’ gibi vurguları okuyanlar, Beren Saat’in yazısıyla, “Hâlâ ‘Atiye’nin etkisinden kurtulamadı”, “Moleküller geldi, kod bekliyorum”, “Doğa Ana ne yaptın sen bu kuluna?” diye dalga geçti.
DANLA BiLiÇ’iN iZiNDEKi iFŞACI!
Sosyal medyada iki kişi arasındaki özel mesajları (DM), izinsiz ifşa etmek suç mu?
Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 132/3’te şöyle tanımlanıyor bu suç ve cezasını:
“Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın hukuka aykırı olarak alenen ifşa eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.”
Peki kişilerin sosyal medya hesaplarının direkt mesaj (DM) üzerinden yaptıkları yazışmaların ifşası suç mu? Hukukçulara göre DM yazışmalarının izinsiz ifşası da TCK Madde 132/3’e giren suç. Hal böyleyken bazı futbolculara attığı mesajlara gelen yanıtları ifşa ederek adını duyuran ve “Kaşarlık yaparak şöhret oldum” diyen Danla Biliç’ten sonra Enise Sude adlı bir fenomen, aynı taktikle sıkça haber oluyor medyada.
Google’a Enise Sude yazdığınızda şu haberler çıkıyor karşınıza:
“Beşiktaşlı Dorukhan Toköz, DM’den yürüdüğü Instagram fenomeni Enise Sude tarafından ifşa edildi.”
“Sosyal medya fenomeni kadın, futbolcu Emre Mor’un attığı mesajları ifşa etti.”
“Enise Sude, Can Yaman’ın mesajlarını ifşa etti.”
Son günlerde birçok haber sitesinin bile kullandığı mesajda, “Yazmam gizliden ararım” cümlesinin başı yok. Acaba niye? Kimin kime, DM’den yürüdüğü mü yazılıydı da ‘ifşa’cı orayı sansürledi? Sude’nin “Fizik iyi de saç kesilse daha iyi olur sanki” diye yazdığı oyuncu askerden yeni geldi, saçı uzun değil kısa ayrıca.
Daha çok tık için bunları sorgulamadan yapılan habercilik değil, suça ortaklık ve Danla Biliç’ten sonra yakaladığı şöhreti paraya çevirecek yeni bir ‘ifşa’ya hizmettir.
GÜNÜN SÖZÜ
“Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Ve hiç kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir.” (Victor Hugo)