MİLLİYET – 3 MART 2014 PAZARTESİ  –  ALİCE

claudia_schiffer_02Sadece bizim yıldızlarımıza özgü bir alışkanlık değil bu…
Bizim yıldızlarımız gibi yabancılarda da var bu anılarla gündemde kalma hastalığı…
Şov dünyasının yıldızları başlarına gelen ilginç olayları anında açıklamak yerine anı defterlerine kaydetmeyi tercih ediyor.
Bu şöhretler, yıldızları sönmeye başlayınca eski defterlerin sayfalarını tek tek açıp, anlattıkları anılarla gündem oluşturup, aslında bir bakıma şöhretlerinin son kullanma tarihini uzatıyor.
İşte size son örnek:
Artık 43 yaşında olan bir zamanların süper modeli Claudia Schiffer, konuk olduğu televizyoncu Jonathan Ross’un bir sorusu üzerine yaptığı bir açıklamayla kaç gündür dünya basınının gündeminde.
Çünkü Schiffer, “Bu türden başka teklifler de aldım. Ama içlerinde en ilginç olanı bu Arap prensinden gelen teklifti. 1 milyon sterlin karşılığında kendisiyle akşam yemeği yiyip yiyemeyeceğimi sordu. Teklifi reddettim” dedi ve ekledi:
“O ahlaksız teklifi reddettiğim için kendimle gurur duyuyorum. Benim kabul etmediğim o teklifi başka bir süper model kabul etti ama…”

Ahlak değerleri farklı
Schiffer, kendisinin “ahlaksız” diye reddettiği 1 milyon sterlin karşılığında Arap prensiyle bir akşam yemeği teklifini başka bir süper modelin kabul ettiğini söyledi, ama o kişinin ismini vermedi.
O süper modelin kim olduğu elbette ki merak konusu…
O işin bir yanı.
Beni asıl ilgilendiren konuysa şu:
Birinin “ahlaksız teklif” diye kabul etmediğini, bir başkası seve seve kabul edince nasıl adlandırmak gerekir bunu?
Birinin “ahlaksız” diye reddettiği bir teklif, bir başkasınca kabul edildiğinde “ahlaklı” mı olur, yoksa “evet” diyeni “ahlaksız” mı yapar?
Reddeden maddi açıdan zararlı, ama manevi açıdan kârlı, kabul eden maddi bakımdan kârlı, kazançlı çıktığına göre demek ki pek de ahlaklı olmayan bir alışveriş var ortadaki…

‘Mavi turda benimle ol 100 milyar senin’
Yıllar önceydi… Haziran ayının ilk günleriydi… Gazeteden tam çıkmak üzereydim ki, masamdaki telefon çalınca, açtım. Arayan Türkiye’nin yeni üç güzelinden biriydi.
Aldığı “ahlaksız teklif”in allak bullak ettiği güzel, ağlayarak anlatmaya başladı:
“Dereceye girdiğim yarışmada kamp müdiremiz olan kadın aradı beni ve açık açık şunu teklif etti:
İşadamının biri Ege’de bir ay sürecek mavi tura çıkacakmış. Yanına da güzel bir kız arıyormuş, mavi tur boyunca kendisine eşlik edecekmiş. Adam ısrarla beni istiyormuş. ‘Teklifimi kabul etsin, hemen hesabına 100 milyar (bugünün 100 bin lirası) yatırayım demiş.’ Tabii ki kabul etmedim ve ağzıma geleni söyledim kadına. Tanıdığım ve güvendiğim tek gazetecisin, o yüzden derdimi anlatmak istedim. Şimdi ne yapmam lazım?”
Ahlaksız teklifi yapan kadın ve yaptıran işadamının ismini ve olayı kayıt cihazına anlatması halinde, taraflara sorup bunu haber yapabileceğimi söylediğimde itiraz etti.
Böylesine “ahlaksız teklif”le gündeme gelmesinin kendisine de zarar verebileceğini söyleyince, benim açımdan kapandı mevzu.

‘Kiralık güzel’ karşımda
Bu görüşmeden birkaç hafta sonra iş için Bodrum’a gittim.
Aynı günün akşamında Halikarnas Disco’ya gidince bir sürprizle karşılaştım.
Mavi tura çıkacak bir işadamından aracı vasıtasıyla “ahlaksız teklif” alan güzelle aynı yarışmada seçilen bir başkası baktım Halikarnas’ın pistinde dans ediyor, yanında da güzellik yarışmasının kamp müdiresi… Hani şu işadamına mavi tur için kız ayarlamaya çalışan kadın…
Çok geçmeden tuvalet yolunda karşı karşıya getirdi bizi kader.
Selamlaşıp, hal hatır sorduk birbirimize…
Güzelimiz, “Arkadaşlarla mavi tura çıktık. 10 gündür Yunan Adaları’ndaydık, sıkıldık, Bodrum’a geldik. Bir ara gel de mavi tur anılarımızı anlatalım” deyip, oturdukları masayı gösterince puzzle tamamlandı bende…
Çünkü mavi tur için “kiralık güzel” arayan işadamı da vardı o masada…

GÜNÜN SÖZÜ
“Arsız güçlü olunca, haklıyı suçlu çıkarır.” (Konfüçyüs)