MİLLİYET CADDE  –  14 OCAK 2013 PAZARTESİ  –  ALİCE

‘Hakkı saklıdır’ ibaresi bulunan ekonomi, dini ve siyasi konulardaki hiçbir yazı, izin alınmadan kullanılmayacak. Ama bu yasaklama magazin ve spor gibi konularda     geçerli olmayacak. Neden? Magazin ve spor yazarlarının yazıları ‘sebil’ mi?

Kültür ve Turizm Bakanlığı, özel haber ve makalelerin izinsiz kullanılmasına yasak getirecek yeni bir düzenlemeye hazırlanıyor.
Buna göre ‘ekonomi, dini ve siyasi’ konularda yazılan ve altında ‘hakkı saklıdır’ ibaresi bulunan hiçbir yazı izin alınmadan kullanılamayacak.
Kullananlar 2 ila 4 yıl arasında hapisle yargılanacak.
Telif Hakları Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, Hürriyet’ten Umut Erdem’e, “Bu yasaklama magazin ve spor gibi konularda geçerli olmayacak” demiş.
Niyeymiş o?
Magazin ve spor yazarlarının yazıları ‘sebil’ mi?
Ekonomi, dini veya siyasi yazıların ‘hakları saklı’, magazin ve spor yazıları ‘orta malı’!
Artık her şeyin sosyal medya aracılığıyla anında kamuoyuyla paylaşıldığı, özel haber yapmanın daha da zorlaştığı bir dünyada ben 30 yılda edindiğim çevre sayesinde, bilgilerimi yazıya dökeceğim, siz çıkaracağınız bir kanunla yayınlanır yayınlanmaz ‘orta malı’ yapacaksınız onu.

Magazin ve spor değersiz!
Kültür ve Turizm Bakanlığı, ‘Türk sanat müziği ve Türk halk müziği eserleri sahiplerinin izni olmadan çoğaltılamaz, kullanılamaz, pop ve arabesk şarkılar için böyle bir izine gerek yok” diye bir kanun çıkarıp, müzik eserleri arasında ayrım yapabilir mi?
Yapamaz.
Peki aynı bakanlığın, “Ekonomi, dini ve siyasi yazılar değerlidir, o yüzden izinsiz kullanılamaz, ama magazin ve spor yazılarının kıymet-i harbiyesi yok, isteyen istediği gibi izin almadan kullanabilir onları” şeklinde bir kanun hazırlığı içinde olmasına ne demeli?
Üstelik, TBMM’de telif konusunda uzmanlığı olmayan milletvekillerince böyle bir taslak hazırlansa, “Böyle bir ayrım yapılamaz” diye itiraz etmesi gereken Telif Hakları Genel Müdürü’nün hazırladığı taslak bu.
Alice’yi takip edenler bilir, ‘Gazetelerin içeriği gazetelerindir’ kampanyasını destekleyen yazılar yazdım.
Yazdıklarım ne kadar çok internet sitesi tarafından alıntılanırsa, o kadar geniş kitleye ulaşma şansım olduğunu bilecek kadar zekam var Allah’a şükür.
Peki buna rağmen niye destek verdim bu kampanyaya?
Çünkü, gazetelerin içeriklerinin internet siteleri ve televizyonlar tarafından anında tüketilmesinin her geçen gün gazetelerin tirajlarına olumsuz etkisi olduğunu biliyorum da ondan.

T.C. tarihinde bir ilk bu
Yazılarımın internet sitelerince alıntılanması, manşet yapılması elbette ki her yazar gibi benim de gururumu okşar.
“İyi ya, yeni kanunla, kanun olacak bu. Boşver keyfini çıkar” diyenler olabilir.
Ama şunu da biliyorum ki, uzun vadede işsiz kalmama neden olur bu. Çünkü insanlar, bedava ulaştıkları bir şeyi bir daha para verip almaz.
Bu yüzden ciddi tiraj kaybına uğruyordu gazeteler.
‘Gazeteme dokunma’ kampanyasını gönülden desteklemem de bu yüzden.
Bu taslağa bu denli itiraz etmemin bir başka sebebi de şu:
T. C. tarihinde ilk kez çıkarılacak kanunla, ayrım yapılacak gazeteciler arasında.
Hangi köşe yazılarının ‘değerli’, hangilerinin ‘değersiz’ olduğuna devlet karar verecek.
Olmaz böyle şey.
1951 yılında çıkan Telif Yasası’nın 36 ve 37’nci maddeleri elbette ki günümüz koşullarına göre düzenlenmeli.
Ama köşe yazıları arasında ayrımcılık da yapılmamalı.
Hangi haberin ve köşe yazısının ‘hakları saklıdır’ grubuna dahil edilip, izinsiz kullanılamayacağının kararı gazetelere ait olmalı.
Hiçbir meslek örgütümüzden bu taslağa itiraz gelmemiş olması da işin bir diğer ilginç yanı.

ATV’DEN iLGiNÇ BiR ÜRÜN YERLEŞTiRME

RTÜK Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra birçok programın başında şöyle bir ibare geliyor ekrana:
“Bu programda ürün yerleştirme ve sanal reklam uygulaması yapılmaktadır.”
Cumartesi akşamı Antalyaspor-Trabzonspor arasında Antalya’da oynanan Ziraat Türkiye Kupası maçını yayınlayan ATV de, aynı uyarıyı yaptı futbolseverlere.
Ancak ilerleyen dakikalarda anladık ki, ATV’nin yaptığı ‘sanal reklam’ ve ‘ürün yerleştirme’den fazlası. ATV, ürün değil, resmen canlı reklamda oynayacak insanlar yerleştirmiş tribüne.
Ürün yerleştirme vakti geldiğinde kameralar dönünce canlı reklam oyuncularına, fotoğrafta gördüğünüz gibi koro halinde aile boyu poşetlerden cips yiyerek maç izleyenlerin komik görüntüsü yansıdı ekrana.
Zekice bir uygulama.
Kutluyorum akıl edip, yapanları.

GÜNÜN SÖZÜ

Aşk erkekler için çikolata gibidir, araya mutlaka fıstıklar girer.