9 OCAK 2021 CUMARTESİ  –  MİLLİYET CADDE  –  ALİCE

Türkiye’nin yeni online platformu Gain’in ilk dizisi Devin Özgür Çınar’ın senaryosunu yazıp, başrolünü Engin Günaydın’la paylaştığı ‘10 Bin Adım’ için Cem Yılmaz şöyle bir tweet attı:
“İngilizler dahil, son zamanda en beğendiğim komedi işi. Helal olsun Devin, Engin ve içindeki tüm kardeşler. ‘10 Bin Adım’ Gain’deki çerçöpün arasında güneş gibi parlıyor.”
Birini överken bir başka şeyi kötüleme alışkanlığının tipik bir örneği bu…
Twitter’da 14.8 milyon takipçisi olan Cem Yılmaz’ın ‘10 Bin Adım’ı övmesi dizi ekibi ve Gain için sadece övünç meselesi değil; aynı zamanda şahane bir reklam.
Ancak “Çerçöpün arasında güneş gibi parlıyor” vurgusu sorunlu.
Birincisi Yılmaz gibi yıllardır senaryo yazan, film çeken, sahnede gösteri yapan bir sanatçının beğenmediği yapımlara ‘çerçöp’ demesi olmadı.
Her malın bir müşterisi var.
Beğenmezsen izlemezsin.
Canın isterse niye beğenmediğini kamuoyuna açıklarsın.
Ancak bu, insanların emek koyarak ve para harcayarak ortaya çıkardıkları yapımlara “Çerçöp” deme hakkını vermez size.
Zevkler ve renkler tartışılmaz. Sizin için çok kötü olan bir film, dizi bir başkası için başarılı görülebiliyor.
Cem Yılmaz’a haklı olarak sordu Twitter kullanıcıları, çerçöple hangi yapımları kastettiğini, ama ünlü komedyen onları açıklama yürekliliğini gösteremedi.
Yok öyle “Ben ortaya attım, isteyen üstüne alınsın” deyip kaçmak?
Öyle yaparsan insanlar da, “Çerçöp derken Gain’deki işleri mi, Exxen’dekileri mi, kendi çektiklerini mi, neyi kastediyorsun?” diye sorar, cevap veremezsin onlara…

BEINSPORT’UN OFSAYT ÇİZGİSİ! 

Neredeyse kurulduğundan bu yana Digiturk’ün abonesiyim. Üstelik hem Ataşehir’de hem Kartepe’de ‘Giriş paketi’nden de değil; dizi, film, belgesel ve maçlarının olduğu en üst paketten üyeliğim.
Digiturk’e her yıl ödediğim para enflasyonun çok üstünde artmasına rağmen, platformun içerik ve kalitesinde artış değil; ciddi bir düşüş söz konusu…
Digiturk’ün film ve dizi kanallarında seyredecek bir şey bulamadığım için o gereksinimi Netflix ve Amazon Prime Video’dan karşılıyorum, ama Süper Lig maçlarını izleyebileceğim başka bir mecra yok.
Süper Lig maçlarını yayınlamak için Türkiye Futbol Federasyonu’yla daha yeni sözleşme yenileyen Digiturk’ün bu sezonki maç yayınları adeta dökülüyor.
Ne maçları anlatanlarda eski kalite var, ne maç çekimlerinde, ne de rejisinde…
Hakem VAR’a gitmediği halde, “Hakem pozisyonu tekrar izledikten sonra golü verdi” diyen, milyonların tanıdığı futbolcuların adlarını karıştıran spikerler, aksiyonun olduğu pozisyon yerine alakasız görüntüyü ekrana getiren yönetmenden sonra buyurun size bir ofsayt çizgisi…
Perşembe akşamı Fenerbahçe-Alanyaspor futbol karşılaşmasının naklen yayınında ekrana getirilen bu ofsayt çizgisi nedir Allah aşkına?
Orta Saha çizgisine paralel olması gereken ofsayt çizgisi, dik açılı üçgenin en uzun kenarı sanki…

SPİKER CANBAZ’IN EN BÜYÜK HAYALİ

TRT Spor’un başarılı spor spikeri Cansu Canbaz’ın, MAG dergisine verdiği söyleşi ilgimi çekti. Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler mezunu olan Canbaz, altı yıl diplomasi muhabirliğinden spor spikerliğine geçişi için “Hayatımın en doğru kararlarından biri” dedi. Serkan Kızılbayır’ın sorularını yanıtlarken gittiği her habere veya maç öncesi her yayına ders çalışır gibi hazırlandığını vurgulayan spor spikerinin en büyük mesleki hayalleri; Alman teknik direktör Jürgen Klopp, futbolun üç yıldızı Messi, Ronaldo ve Zlatan ile röportaj yapmak… Cansu Canbaz’ın kendi gibi hayalleri de güzel, ama bakalım günün birinde soyadının hakkını verip bu röportajlardan birini yapabilecek mi?

GÜNÜN SÖZÜ

“Gidenin arkasından bakmayın; yoksa geIeni göremezsiniz.” (Jean Christophe Grange)