MİLLİYET TV – 10 MAYIS 2014 CUMARTESİ – ALİCE
Almanya’dan Detlef Bierstedt ile Martin Unbach, İtalya’dan Francesco Pannofino, Hindistan’dan Shaktee Singh, Japonya’dan Yikiya Koyama’nın Tamer Karadağlı’yla ortak noktaları ne olabilir?
Ya da Rio de Jenerio’lu Marco Antonio Costa’nın…
İster inanın, ister inanmayın, ama Gravitas Docufilms bulmuş dünyanın 9 ülkesinden farklı insanların ortak yanlarını…
2011 yılında Sundance Film Festivali’nde “These Amazing Shadows” adlı yapımla en büyük ödülü kazanan Gravitas Docufilms’e göre bu insanların ortak yanları George Clooney…
Yıllarca ülkelerinde gösterilen filmlerinde George Clooney’e sesleriyle hayat veren ve ünlü oyuncunun sevilmesine katkı sağlayan bu dublaj sanatçılarından kiminin asıl işi oyunculuk, kiminin doktorluk.
Yapımcılığını Christine O’Malley ve Rivkah Beth Medov’un, yönetmenliğini Paul Mariano’nun üstlendiği belgeselin adı “Being George Clooney”.
Belgeselin ilk gösterimi Sundance Film Festivali’nde yapılacak.
Uzun metrajlı belgeselin çekimlerini sürdüren ekip, kısa bir süre önce Tamer Karadağlı’yla da temas kurdu.
Brezilya, Almanya, İtalya, Japonya’da George Clooney’e sesini veren dublaj sanatçılarıyla çekimler yapan ekip şu günlerde Hindistan’da.
“Being George Clooney” ekibi Tamer Karadağlı’yla 25 Mayıs için randevulaştı.
Dünyanın birçok ülkesinde filmi gösterilen ve o ülkelerin dillerinde dublajı yapılan George Clooney gibi bir Hollywood starının belgeseli için seçilen 9 ülke arasında Türkiye’nin ve kendisinin olmasının gururunu yaşayan Tamer Karadağlı, şunları söyledi:
“Bana söylediklerine göre belgeselin final çekimini Amerika’da yapacaklar. 9 ülkede ünlü aktöre sesleriyle hayat veren dublaj sanatçılarını Amerika’daki bu yemekte George Clooney’le bir araya getirecekler.”
Belgesel çekimleri için mayıs ayının son haftasında İstanbul’a gelecek ekip dublaj sanatçılarıArzu Balkan, Volkan Severcan ve Cem Emuler’le de söyleşi yapacak.
Artı 1, Eksi 2!
Yazık oldu… Artı 1 TV’nin sahibi ikinci kez yakaladığı kanalını düzlüğe çıkarma şansını kaybetti…
Uğur Dündar, Özlem Gürses, Tuncay Mollaveyisoğlu, Ece Temelkuran, Banu Güven, Haluk Şahin ve Mustafa Hoş gibi deneyimli televizyoncularla yayın hayatına “Merhaba” diyen Artı 1 TV, bu ekibin toplu istifasıyla sarsılmıştı.
Artı 1 TV’nin patronu Altan Ertürk’te “şeytan tüyü” var galiba!
Ne yaptı, etti Yavuz Oğhan, Can Dündar, Özgür Mumcu, Mirgün Cabas, Pelin Batu, Koray Çalışkan, Tuluhan Tekelioğlu ve Tahir Özyurtseven gibi isimleri Artı 1 TV’nin kadrosuna kattı.
Ünlü gazeteci ve televizyoncuları kanalının kadrosuna katmakta mahir olan Ertürk, anlaşılan o ki, o insanları uzunca süre çalıştırma konusunda aynı beceriye sahip değil.
İlk ekip gibi ikincisi de toplu olarak istifa etti Artı 1 TV’den.
İkisinde de sebep aynı; ödenmeyen maaşlar ve yayına müdahale…
Canlı yayında Artı 1 TV’nin yarı hissesini çalışanlarına devredeceğini açıklamasına rağmen bunu hayata geçirmeyen, ocaktan bu yana maaş ödemeyen Ertürk, bakalım bir kez daha hem popüler, hem idealist bir ekiple anlaşabilecek mi?
Sina Koloğlu evlenmiş!
Sosyal medyanın alışkanlıklarımızı ne denli değiştirdiğini gösteren bundan daha çarpıcı bir örnek olabilir mi? Bunca yıllık mesai arkadaşım Sina Koloğlu’nun Mevhibe Bodur’la evlendiğini nereden öğrendim biliyor musunuz? Facebook’tan. Çünkü, sosyal medya; hızlı, etkin ve de en ucuz kitle iletişim yolu. “Acaba haber vermeyi unuttuğumuz oldu mu?” gibi bir derdi de yok ayrıca.
