MİLLİYET TELEVİZYON – 26 OCAK 2013 CUMARTESİ – ALİCE
Özlem Gürses’in ekran hasreti şubat ayında sona erecek. Gürses, her cumartesi ve pazar ana haber öncesi FOX’ta canlı yayınlanacak “Affetsen” adlı programla sevenleriyle hasret giderecek.
Özlem Gürses’in sunacağı FOX’un yeni programı dış yapım.
Programın yapımcısı da televizyon dünyasının deneyimli isimlerinden Şafak Bakkalbaşıoğlu.
9 Şubat’ta başlayacak programla ilgili Özlem Gürses şunları söyledi:
“Teklif Şafak Bakkalbaşıoğlu gibi uzun yıllar TRT ve atv’de önemli programlara imza atmış, ‘Siyaset Meydanı’, ‘A Takımı’, ‘Gece Kuşu’ ve ‘Zaga’ gibi programları yönetmiş başarılı bir televizyoncudan gelince ‘Hayır’ diyemedim.
“Affetsen”, bir adalet ve vicdan programı… Her bölümde hattımıza başvuran ve vicdan azabıyla affedilmek isteyen kişilerin hikâyelerini ele alıp tarafları bir araya getireceğiz. Bu hikayeler ihanetten, terkedilmeye, trafik kazasından ticari dolandırıcılığa kadar çeşitli konuları içerecek.
Program cumartesi ve pazar günleri ana haber önünde yani 16.00 – 18.15 saatleri arasında yayınlanacak.
Stüdyoda seyircilerin de bulunacağı programımızın içinde ‘Tarihten unutulmaz af hikâyeleri’, ‘Mektuplar’, ‘Kim haklı?’ gibi bölümler de olacak.”
Derler ki, “Savaş kolaydır, zor olan barıştır.” O yüzden Özlem Gürses’in işi zor.
Çünkü her canlı yayında birbirine dargın insanları barıştırmak için uğraşacak.
Gürses’e başarılar diliyorum bu yeni ve zor işinde.
Erkeklerin gözü üçünü de yedi!
Erkeklerin gözleriyle yedikleri üçüncü spiker bu…
Hatırlarsanız ilk olarak Banu Güven’di “erkeklerin en gözde spikeri”…
Çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu binlerce hayranı vardı.
Banu Güven, NTV ekranına çıktığında onu izlemek için ekran karşısına geçen erkekler erim erim eriyordu…
Banu Güven’in çarptığı “buz dağı”nın üstünde “siyaset” yazmasına aldanmayın.
Çünkü “buz dağı”nın görünmeyen yüzündeki şey aslında erkeklerin gözü…
Banu Güven gidince Gülay Özdem oldu aynı erkeklerin gözdesi…
Gülay Özdem, bu gözler sayesinde öylesine gözde oldu ki, adeta kuyruklu bir yıldız gibi kaymaya başladı…
24’ten NTV’ye transfer olduktan sonra yıldızı parlayan Özdem, Habertürk, TRT Haber, A Haber ve son olarak da FOX’ta çalıştı.
Nereye gittiyse o gözler de onu takip etti…
Gülay Özdem de Banu Güven gibi işsiz şimdi.
Ekranlarda seksi sunucu avına çıkan gözlerin son kurbanı da NTV Spor’un “seksi sunucusu” Dilara Gönder oldu.
Gönder, yeni ufuklara yelken açmak için NTV Spor’dan istifa etti.
Banu Güven, Gülay Özdem ve Dilara Gönder için yaptığım saptamaya itiraz edenler olabilir…
Sosyal medyaya bir göz atıp üç sunucu hakkında yazılanları okumalarını tavsiye ederim onlara…
Albümü ve filmini merakla bekliyorum
Ayça Varlıer, “Leyla’nın Evi” adlı tiyatro oyununa kadar çalışmalarını yakından takip ettiğim biri değildi.
“Leyla’nın Evi”nde izlediğim o müthiş performansından sonra her yaptığı işi merakla takip ettiğim Varlıer, şubat ayında iki farklı kulvarda, iki yeni projeyle olacak sevenlerinin karşısında.
Varlıer, önce yıllardır üzerinde çalıştığı ilk solo albümünü çıkaracak.
TMC Müzik’ten çıkacak albümün adı “Elif” olacak.
Varlıer’in bu ismi takmasının birinci sebebi şu: Elif aslında Ayça Varlıer’in ikinci ismi. Varlıer, ilk solo albümüyle aynı dönemde başrolünü oynadığı ilk uzun metrajlı sinema filmi de vizyona gireceği için albümünün adını, “başlangıç, ilk” anlamına gelen “Elif” koydu. Varlıer, albümün çıkış şarkısı olarak sözleri Figen Şakacı’ya, bestesi kendisine ait “Kumdan Kale”yi seçti ve ilk klibini ona çekti.
Merakla bekliyorum Varlıer’in “Elif” albümünü ve öğretmeni oynadığı “Taş Mektep” filmini…
RTÜK cezası yapımcılara
FOX’un “Fear Factor” nedeniyle RTÜK’ten ceza aldığı gün birkaç televizyon yapımcısıyla beraberdim.
Aralarında FOX’a iş yapanlar da vardı. Konu FOX’un aldığı cezaya gelince o yapımcılardan biri şöyle dedi: “Geçenlerde köşende RTÜK’ün 2012’de kanallara verdiği cezaların listesini yayınlamıştın. Herkes gördü orada RTÜK’ün verdiği cezaların kanallara getirdiği yükü. Ama FOX bu sorunu çözdü. FOX artık yapımcılarla olan sözleşmesine, ‘Hazırladığınız program nedeniyle RTÜK’ten gelecek cezayı ödeme taahhütü’ koyduruyor.”
Doğru bir karar…
Halaskar’ı bir doğru telaffuz edebilseler!
Bu e-posta adı bende saklı, yakından tanıdığım eski bir Milliyet okuru ve “20 Dakika” izleyicisinden.
İşte yazdıkları: “Ali selam.. İlk defa senden bir şey rica ediyorum. Allah aşkına yaz lütfen. Şimdi yine 20 Dakika’yı seyrederken aklımı oynatıyorum. Ailenin soyadı ‘Halaskar’… Aynen Halaskargazi Caddesi gibi okunur. İkinci ve üçüncü ‘a’ ince, ama İpek Bilgin hariç herkes ‘a’yı kalın telaffuz ediyor.
Diyorum ki, belki de bu ‘halaskar’ başka anlamdadır, o zaman da koskoca İpek Bilgin mi yanlış yapıyor?
Kimsenin doğru telaffuz edemediği kelime, neredeyse 5 dakikada bir geçiyor. Hani okuma provaları yapıyorlardı. Kimse uyarmadı mı? Üstelik orada Bülent Emin Yarar gibi bir usta var.”
Doğan TV Holding’in düzenlediği “2013 Fresh Mesh”te dizi yapımcılarının ortak kanaati şuydu:
“Günümüzde hâlâ kadınlar domine ediyor dizileri.”
Bu e-postayı gönderen okurumuz da bir kadın izleyici.
“20 Dakika”ya dair yazdıkları, insanların dizileri artık ne derece ince eleyip-sık dokuduklarının göstergesi.
Benden iletmesi…
Bunlar varken şiddet bitmez
Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, Fransızca düşünüp Türkçe konuştuğu için “element – unsur” yerine takımın Teknik Direktörü için “eleman” dedi ya Fenerbahçeli Ömer Çavuşoğlu’na gün doğdu.
Çavuşoğlu, FB TV’deki “2F1B” adlı programda bir espri yaptı, evlere şenlik!
Çavuşoğlu, “Element ve eleman” konusunu çok araştırmış ve “kimseden yardım almayan, tek başına çalışan” tanımı çıkmış karşısına.
Doğada bir “helyum”da varmış bu özellik.
Helyum ne işe yararmış?
Balonların şişirilmesine…
O yüzden Ünal Aysal, Fatih Terim’e “eleman” demekle haklıymış.
“Eleman”dan “element”e, “element”ten “helyum” gazına, “helyum”dan “balon”a uzanan bir mavra… “Yarın yağmur yağacak” tahmininde bulunan kişiye uzun burunlu adamın, “Yağmur yağınca göller oluşur, göllerde ördekler yüzer, benim burnum uzun diye sen bana ördek mi dedin?” diye saldırıya geçmesine benzer bir hadise bu.
Ve bunu 75 milyon insanın yaşadığı Türkiye’de sadece ekranların vazgeçilmez futbol yorumcularından Ömer Çavuşoğlu düşündü.
Çavuşoğlu gibiler ekranlarda cirit attığı sürece futbolda şiddet biter mi?