9 EYLÜL 2019 PAZARTESİ – MİLLİYET – ALİCE
Türkiye genelinde bir anket yapılsa ve “Son zamanlarda en çok üzüldüğünüz insanların sebep olduğu toplumsal sorunlar nedir?” diye sorulsa, şu konular kesin girer listeye:
Kadınları öldüren, insanlıktan nasibini almamış erkekler.
Kendi gibi düşünmeyenlere sosyal medyada hakaret ve küfür yağdıran ahlaksızlar. Çocuklara cinsel istismarda bulunan ruh hastaları.
Kendisine hiçbir zararı olmayan hayvanlara zevk için işkence eden caniler.
Piknik alanları ve plajları çöplüğe çeviren pislikler.
Bugün doğan her 59 çocuktan 1’i otizm riskiyle dünyaya geliyor. Her 20 dakikada bir bebek otizmli olarak doğuyor.
Aynı ankette, “Peki siz ve birinci derecede yakınlarınız arasında bunları yapan var mı?” diye sorulsa, ezici bir çoğunluk “Asla” der.
İçimizdeki “kötü”ler
Hepimizin bu konuda sicili “temiz”se, herkesin şikâyet ettiği bu kötülükleri yapanlar kim? Uzaylılar bunları yapıp, gitmediğine göre bu sorunlara sebep olanların hepsi bizden. Ha bire topu taca atmak ve gölge boksu yapmak yerine, aynaya bakıp, gerçeklerle yüzleşmeli herkes.
Türkiye’de 0-19 yaş arası otizmli çocuk ve genç sayısı 434.010. Bu sayının sadece 30.050’si okullaşabildi ve eğitime ulaşabildi.
İnsan hakları ve demokrasi konusunda her daim örnek gösterilen Avrupa ülkeleri bir yana, Dubai’de bile sürücülerin yayalara gösterdiği saygının milyonda biri yok bizde.
Otizmin bilinen tek çaresi erken tanı, sürekli ve yoğun özel eğitim.
Ataşehir böyleyse
Türkiye geneline oranla eğitim ve gelir düzeyi yüksek insanların oturduğu Ataşehir’in göbeğindeki yaya geçidinde bir saatlik gözlemimin sonucuna bakar mısınız?
100 sürücüden sadece 16’sı yaya geçidinde durup, insanlara yol verdi. 100 kişiden 84’ü karşıdan karşıya geçmeye çalışan yayalara rağmen frene bile basmadan yoluna devam etti.
Biraz ileride trafik polisi çevirip, “Yaya geçitlerinde geçiş önceliği yayaların, ama siz bu kurala uymadınız” diye ceza kesmeye kalksa, eminim hepsi humanist kesilir, “İnsana, yayaya saygım sonsuz” diye slogan atar. Ataşehir’de bile durum buysa, Türkiye genelini hesap etmek zor olmasa gerek.
Sözde yardımsever
Haluk Levent’in paylaştığı şu twit bile, attığı zaman mangalda kül bırakmayan sözde “yardımsever iyi insan”ların gerçek yüzünü göstermeye yeter:
“Emine Bulut olayının ardından beklediğim şey olmaya başladı. Önce popülist onlarca paylaşım, evine gitmeler, ağlamalar, ardından yardım sözü verenlerin geri dönüş yapmaması. İyi ki Ahbap var ve bizler kızımız Bilge’nin yanındayız.”
Yazdıklarımı anlamak için belki tekrar tekrar başa dönüp okudunuz. Yazımın içinde “ürün yerleştirme” gibi duran otizmle ilgili bilgiler neden var?
Otizmli çocuklarda görülen dikkat eksikliği, dikkati yoğunlaştıramama, sohbeti sürdürememe ve konuşulan konuları dışlayıp kendi ilgi alanı olan konuya geri dönme semptomunu dikkate alarak otizme dikkat için. Otizmin farkında olursak erken tanı almalarını sağlayabilir, eğitim sürecini hızlandırabiliriz.
GÜNÜN SÖZÜ
“Bir etki yarattınız mı, bir düşman kazandınız demektir. Sevilmek için sıradan biri olmak gerek.” (Oscar Wilde)
