MİLLİYET TELEVİZYON – 2 MART 2013 CUMARTESİ – ALİCE
Sinema dünyasının kalbinin attığı ödül törenlerinden biri olan Oscar biteli bir hafta oldu ama yankıları devam ediyor.
İşte size dünyaca ünlü magazin dergisi ve sitesi People’dan ünlülerin Oscar Töreni’ne gelirken giydikleri kıyafetlere ilgi çekici bir çalışma…
People, giydikleri kıyafetler, kullandıkları aksesuvar, takılar, yaptırdıkları saç ve makyajla dikkatleri üzerine çekmeyi başaran Hollywood yıldızlarına dair ilginç bir dosya hazırladı.
People’ın editörleri, yıldızların Oscar’da giydikleri kıyafetlerin mankenlerce podyumda sergilendiği fotoğrafları bulup yan yana bastı.
People, podyumda mankenler, Oscar’da ünlüler tarafından giyilen her kıyafet için şu anket sorusunu yöneltti okurlarına:
“Podyumda mı daha güzel, kırmızı halı da mı?”
Okurlarından çoğu, kıyafetlerin ünlülerin üstünde daha iyi durduğu yönünde oy kullandı.
Aynı kıyafetin farklı insanlar üstünde nasıl farklı durduğuna dikkat çekilen haberin, çarpıcı bir tespiti de şuydu: Kıyafet aynı, ama saç stilleri farklı. Böyle olunca da ortaya çıkan görüntüler çok farklı. Tercih edilecek saç şekli, kıyafete göre belirlenmeli.”
Bunu okuduktan sonra tekrar gözattım fotoğraflara… Ünlülerin, podyumda aynı kıyafetleri giyen mankenlerin saç şekillerinin tam tersini tercih etmesi bana ilginç geldi.
Gerçekten de ortaya People editörlerinin de dikkat çektiği gibi farklı görüntüler çıktı.
Ehliyet var, peki emniyet kemeri?
Halil Ergün’ün, yıllar sonra kendisini direksiyon başında görüntüleme şansı elde eden basın mensuplarına, “Ehliyetim var, telaş yapmayın” demesinden bir şey anlamadım.
Ergün’ün otomobili ehliyetli ya da ehliyetsiz kullanması medya mensuplarında niye bir telaşa neden olsun ki!
Burada telaş yapması gereken veya buna gerek duymayan kişi Halil Ergün’ün ta kendisi çünkü…
Alkollü otomobil kullandığı için ehliyetini önce altı ay, ikinci yakalanışında ise 2 yıl süreyle kaptıran Ergün, yasa gereği 2.5 ay süren Sürücü Davranışlarını Geliştirme Eğitimi’ni tamamlayıp öyle geçti direksiyon başına…
2.5 yıl ehliyetsiz kalan, bu yaşta 2.5 ay kursa giden Halil Ergün, alkollü otomobil kullanmaması gerektiğini öğrendi, ama emniyet kemeri takmanın da yasal bir zorunluluk ve ihtiyaç olduğundan bi haber galiba…
Şahin’den çok ağır eleştiriler
Tiyatrocu Abdullah Şahin, “Beni Artiz Yapanın” adlı bir kitap yazdı. Aslında “kitapçık” demek daha doğru buna… Cep kitap boyutundan biraz daha büyük, normal kitaplardan biraz daha dar ve ince bir çalışma çünkü Şahin’inki…
Kitap küçük, ama içinde edilen laflar bir hayli büyük!
Abdullah Şahin, şöhretin değiştirdiği insanlar hakkında yazmadık laf bırakmamış.
Bugüne kadar böyleleri için “poposu kalktı” manasında “Tempralaştı” denilirdi.
Abdullah Şahin, “..tükalkus” (popo kalkma hastalığı) diye tanımladı böylelerini…
Şahin, ünlü Amerikalı komedyenin “Şöhret denen kişi, hayatı boyunca bilinmek için bir sürü çaba harcayan, sonra da tanınmamak için gözlüktakandır” sözüne atıf yaptığı bölümde şöhretin insanları nasıl değiştirdiğini bakın nasıl anlattı?
“Acaba artizlik sanat mı? Yoksa insanın içindeki kendini gösterme duygusunun önlenemez yükselişi mi?
40 yıllık artizlik dönemimde öyle tuhaf şeyler gördüm ve yaşadım ki, ünlü olan bir sürü arkadaşımın nasıl değiştiğini, nasıl büyük bir megolamani içine girdiğini, kendilerinin özel yaratıldığını düşünmeye başladıklarına tanık oldum.
Ünlü olan erkekler şu havaya giriyor.
İnsanlardan kaçmak, az konuşmak, ben her şeyi bilirim maskesini takıp, öyle yaşamak.
Kadınlarsa tam tersi, çok konuşmak hastalığına tutuluyor. Kusura bakmasınlar, çeneler yerlerde! Çok önemli filmlerde başrol oynamış çok ünlü aktörümüz, yazın bile evden dışarı çıkarken tanınmamak için Arap şeyhi gibi giyiniyor ya da şapkalar, gözlükler, boyun atkılarını yüzüne siper ederek sokağa çıkıyor.
Onları böyle görünce, ‘Biz halk sanatçısıyız. Halkın içinden geldik. Biz onlar için varız. Onlar bizi varetti, onlar sayesinde ekmek yiyoruz’ şeklindeki eski söylemlerini hatırlıyorum.”
Kitabında şöhretin değiştirdiği ünlülerden biri olarak gördüğü Mehmet Ali Erbil’i ağır şekilde eleştiren, Okan Bayülgen için “Okan Bayıltan” yazan Şahin, komedyen olma sebebini ise şöyle açıkladı:
“Boylu poslu olsaydım komedyen olur muydum? Nah olurdum!”