MİLLİYET CADDE – 27 MART 2013 ÇARŞAMBA  –  ALİCE

‘Akil İnsanlar Komisyonu’na kimler seçilirse seçilsin, ne İsa’ya yaranabilecek bu insanlar, ne Musa’ya. Anlaşılan o ki, ‘Akil insanlar’a ‘ağzı olan’lar laf çakacak, eli kalem tutanlar kan damlayan yazılar yazacak. Gelen vuracak, giden vuracak.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şimdiye kadar ‘Akil adamlar’ konusunda, “Havuz oluşturduk” dedi ama isim telaffuz etmedi.  Buna rağmen birçok isim telaffuz edildi medyada.
Aslında, aklına esen bir isim atıyor ‘Akil adamlar havuzu’na demek daha doğru.
Şimdiye kadar medyada ‘Akil adam’ diye ismi geçenlerden kimlerin ‘Akil İnsanlar Komisyonu’na dahil edileceği belli değil, ama şurası kesin:
‘Akil İnsanlar Komisyonu’na kimler seçilirse seçilsin, ne İsa’ya yaranabilecek bu insanlar, ne Musa’ya.
Anlaşılan o ki, ‘Akil adamlar’a ‘ağzı olan’lar laf çakacak, eli kalem tutanlar kan damlayan yazılar yazacak.
Gelen vuracak, giden vuracak.
Kimi, küçük dağları kendisinin yarattığını sanmasına rağmen ‘adam’ yerine konulmadığı için “Niye beni seçmediniz?” diyemeyip, ‘Akil adam’ seçilenlere “O kim ki?” diye itiraz edecek.
Kimi de, ‘barış süreci’ne karşı olmasına rağmen bunu alenen söyleyemediğinden ‘Akil adamlar’ üzerinden çakacak olan   bitene.
Nereden mi çıkardım bunları?
Birkaç gündür ‘Akil adam’ olarak ismi telaffuz edilenler hakkında yazılanlar ve söylenenlerden…

‘REYTiNG CANAVARI’ YEDi KÜLTÜR MAFYASI SAHiPLENDi

url

dikkatcekimvar.jpg large (1)‘Reyting canavarı’nın dizi ve program yiyerek beslendiği televizyon dünyasında 10 yıl ekranda kalabilmek, aslında başlı başına bir başarı.
‘En Heyecanlı Yeri’ adlı sinema programı bunu başarmıştı ki 2012’nin son aylarında o da ‘reyting canavarı’na yenildi.
‘Reyting canavarı’nın yediği ‘En Heyecanlı Yeri’ne Kültür Mafyası sahip çıktı!
Ceylan Özçelik, ‘Dikkat Çekim Var!’ adıyla programın kitabını yazdı, Kültür Mafyası da bastı. ‘En Heyecanlı Yeri’ni hazırlayıp sunan Özçelik, programın farklı dönemlerinden seçtiği sohbetleri kitaba aktardı.
Kitapta Özçelik’in 2003-2012 yılları arasında Ömer Kavur, Erkan Can, Önder Çakar, Ömür Atay, Selim Demirdelen, Kudret Sabancı, Yücel Yolcu, Reha Erdem, Çağan Irmak, Özcan Alper, Semih Kaplanoğlu, Başak Köklükaya, Melih Selçuk, Yeşim Ustaoğlu, Osman Sonant, Onur Ünsal, Derviş Zaim, İnan Temelkuran, Kadir Çermik, Öner Erkan, Damla Sönmez, Durul ve Yağmur Taylan, Ümit Ünal, Mehmet Günsür, Onur Ünlü, Seren Yüce, Settar Tanrıöğen, İlksen Başarır, Nergis Öztürk, Derya Alabora, Tayfun Pirselimoğlu, Nazan Kesal, Natali Yeres, Taner Birsel, Ercan Kesal, Serdar Akar, Emrah Serbes ve Güven Kıraç’la yaptığı söyleşiler var.
Özçelik’in Sırrı Süreyya Önder’le, Engin Günaydın’la yaptığı ‘Yeraltı Sohbetleri’ ve ‘Tuncel Kurtiz’le Erden Kıral’ı konuk ettiği ‘En Heyecanlı Yeri’nin son bölüm DVD’si hediyeli kitap, 3 Nisan’da piyasada.

REYTİNGLERİ DEĞİL AMA SOSYAL MEDYAYI SALLADI

Aynı medya grubunun gazete ve televizyonları arasındaki dayanışma elbette ki güzel. Dayanışmanın, güçbirliğinin ya da sinerjinin de bir ölçüsü olmalı.
Gazeteci, bağlı olduğu medya grubunun TV programını methederken ölçüyü kaçırmamalı, kelime oyunları yaparak okuru kandırmamalı.
Her kanala eşit mesafede durması gerekirken gazetecinin, sadece kendi gruplarının televizyonunun reyting başarısını dikkate alıp, diğerlerinin yani rakiplerin başarısını yok saymasına oldum olası karşıyım.
Son zamanlarda ortada hiçbir reyting başarısı yokken, gruplarının TV programını bir şey başarmış gibi gösterenler var:
“Yayınlandığı akşam sosyal medyayı salladı.”
Hani düne kadar tek ölçü reytingti?
Niye “Sosyal medyayı salladı” dediğin programın reytingte kaçıncı olduğunu yazmıyorsun?
‘Sosyal medya’nın evreniyle reyting ölçümü yapılan evren aynı mı?
Kelime oyunlarıyla niye kandırıyorsunuz insanları?

GÜNÜN SÖZÜ
Acıyorum gölgene, seni adam sanıp peşinden geliyor diye!