MİLLİYET – 15 AĞUSTOS 2014 CUMA  –  ALİCE

Olay yeri Ankara… CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Genel Kurul’a hitap ederken tepesi attı ve şunları söyledi:
“Vallahi şeytan diyor ki çıkar şu ayakkabını, fırlat ama bir ayakkabıma bakıyorum, bir de sizlere. Değmez diyorum açıkçası.”
Nazlıaka’nın sonrasında sarf ettiği şu sözler daha da dikkat çekici:
“Üç yıl önce ucuzluktan aldığım ayakkabıydı. Ama sizlere o ayakkabıyı bile atmaya değer bulmadım. Benim insan tanımım atar bir damara sahip olmak değildir. Onurlu bir duruşa sahip olmaktır. Bukalemun karakterli olmamaktır.”
Olay yeri Şanlıurfa
Motosikletleriyle Güneydoğu turuna çıkan 51 yaşındaki Abdullah Türk’le 33 yaşındaki Engin Öksüz, Halfeti ilçesindeki metruk bir evde ölü bulundu. Urfa Emniyet Müdürlüğü, bu çifte cinayeti çözmek için 40 kişilik bir ekip kurdu.
Polis, olay mahallinden MOBESE kameralarına yansıyan bir motosikletin peşine düştü. 17 bin motosikleti inceleyen polis, sonunda zanlıya ulaştı.
H. Y., polisteki ifadesinde, kısa bir süre eşlik ettiği motorculardan para istediğini, alamayınca ikisini de vurduğunu ve üzerlerindeki değerli eşyaları aldığını itiraf etti.
Sıkı durun şimdi.
Polis, zanlıyı gözaltına aldığında kolundaki saati ve üstündeki tişörtü, öldürdüğü insanlardan çaldığı anlaşıldı.
Bitmedi…
Adamın işlediği çifte cinayetten sonra, “Ağabeyimi öldürdüm” diyerek silahıyla birlikteJandarma’ya teslim olduğu, ağabeyi ölmeyince “Adam yaralamak”tan tutuksuz yargılandığı da ortaya çıktı.

KOLTUK ÇOK TATLI!

10 Ağustos’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) “ulusalcılar” ayaklandı. Muhalifler, baştan itibaren içlerine sinmeyen “Çatı aday”a kefil olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu Olağanüstü Genel Kurul’u toplayıp, hesap vermeye davet etti.
Kılıçdaroğlu’ndan karşı hamle gecikmedi:
“Bu arkadaşlar seçimlerde çalıştılar mı? Bu arkadaşlar ben Eskişehir’e gittiğim zaman neredeydi? Bu arkadaşlar Ege, Orta AnadoluAkdeniz’e gittiğimde nerelerdeydi? Bu arkadaşlardan tek bir şey bekliyorum. Çağrı yaptılar, düşüncelerini açıkladılar, teşekkür ediyorum. Bir an önce imzaları toplasınlar.. Ben de kurultayın gereğini yapacağım. Böylece güçlerini de görmüş olacağız. İstediğim bir an önce imzaları toplayıp taleplerini iletmeleri… Onlar toplasın, ben derhal gereğini yapacağım.”
Şimdi size yine Türkiye’den, ama bu kez futbol  dünyasından benzer bir gelişmeye dair çarpıcı bir örnek vereceğim.
Trabzonspor’da Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’na karşı üyelerin bir kısmı ayaklandı.
Camianın önde gelenlerinin başlattığı Olağanüstü Genel Kurul için imza kampanyası devam ederken Hacıosmanoğlu şöyle bir açıklama yaptı:
“1.490 imzayı toplayamazlar. Toplarlarsa gereğini yaparım.”
Muhalifler 1.490 imzayı topladı ve TS yönetimine Genel Kurul çağrısı yaptı.
Genel Sekreter Köksal Güney’in yönetim adına yaptığı açıklamaya bakar mısınız?
“Tarih bir gün imza atanlara hesap soracaktır.”
Olağanüstü Genel Kurul’a gidip, delegelere hesap vermek yerine, yönetimi Genel Kurul’a çağıranlara, “Tarih bir gün bunun hesabını sorar size” demek, bize özgü bir şey olsa gerek.
Kim yapıyorsa bu makam koltuklarını, bir oturan bir daha kalkmak istemiyor.

OYLARIMIZLA OYNAMAYIN!

Bir seçim daha bitti, ama Anadolu Ajansı (AA) ile Cihan Haber Ajansı (CIHAN) arasındaki savaş bitmedi.
Dün gazetelerde CİHAN’ın 10 Ağustos saat 21.00’de açıkladığı oranların, YSK’nın 11 Ağustos’ta açıkladığı rakamlarla aynı olduğuna dair ilan vardı.
CİHAN’ın “Sandıkta güvenin adresi” başlığıyla ilan verdiği gün başka bir gazetede “AA: Cihan seçim verilerimizi çaldı” başlıklı bir haber vardı.
Yine bu seçim sürecinde bazı anket şirketlerinin, kamuoyunu etkilemek amacıyla yaptıkları araştırmalarının sonuçlarını manipüle ettiği ortaya çıktı.
Kime inanacağımızı     şaşırdık.

GÜNÜN SÖZÜ
“Sakın kendine verdiğin kıymeti sana vermeyenle arkadaş olma.” (Hz. Muhammed)