MİLLİYET TELEVİZYON – 16 ŞUBAT 2013 CUMARTESİ  –  ALİCE

Dönüp dönüp aynı dizinin tekrarlarını yayınlayan kanalların emek sömürüsü yaptığını düşünenlerdenim.
Türkiye’de film ve dizilerde oynayanlar, oynadıkları yapımların tekrarlarından telif almadıkları sürece de değişmeyecek bu düşüncem…
Çünkü bu haliyle bu işten en kazançlı çıkan yayıncı kuruluş ve kısmen de yapımcı…
Örneğin “Emret Komutanım” dizisi.
Yapımcı bu diziyi hangi kanal için çekmişti?
Show TV için…
Her kanal gibi Show TV de, yıllarca dönüp dönüp yayınladı “Emret Komutanım”ı…
Show TV ile anlaşması bitince de dizinin eski bölümlerini yapımcı Kanaltürk’e sattı.
Kanaltürk de iki sezon boyunca ana haber bülteninden önce “Emret Komutanım”ın eski bölümlerini yayınladı.
Kanal, “Emret Komutanım”a ödediği paranın fazlasını reyting ve reklam olarak geri almış olacak ki, yıllar sonra dizinin yepyeni bir kadroyla çekilmesi konusunda yapımcıyla anlaştı.

Yıldız yaratan diziydi
“Emret Komutanım”ın yenisi, Show TV’de yayınlandığı dönemdeki kadar ilgi görür mü?
Sarp Levendoğlu, Demet Evgar, Ufuk Özkan, Sermiyan Midyat, Engin Hepileri, Arda Kural gibi oyuncuların yıldızını parlatan bir dizi, bu kez de aynı şeyi yapabilir mi?
İster inanın ister inanmayın ama bu soruların yanıtları hiç mi hiç ilgilendirmiyor beni…
İşin emek ve ekmek yanıyla daha çok ilgileniyorum ben…
Düne kadar dizinin eski bölümlerini yayınlamak için yapımcıya bölüm başına 2- 3 bin lira civarında para ödeyerek haber öncesini kurtaran Kanaltürk, 25 Şubat Pazartesi’den itibaren hafta içi her gün Ana Haber’den sonra saat 19.00 – 20.00 arasında “Emret Komutanım”ın yeni bölümlerini yayınlayacak.
Aldığım bilgi Kanaltürk’ün yapımcıya dizi için bölüm başına 40 bin lira ödeyeceği…
Her dizinin setinde senaristinden yönetmenine, teknik ekibinden oyuncusuna ortalama 100 kişi direkt, 400 – 500 kişi de dolaylı ekmek kazanır.

Çift ekip çalışacaklar
Yönetmenliğini Sarp Levendoğlu’nun üstlendiği dizi, günlük olacağı için çift ekip çalışacak ve “Emret Komutanım”dan ekmek yiyenlerin sayısı daha da artacak.
“Emret Komutanım”ın yapımcısı Emine Altıoklar’ın eski bölümleri kiraya vererek elde ettiği kazançla, yeni bölüm çekmekle eline geçecek para arasında ciddi bir fark olduğunu sanmıyorum.
Hiç değilse eskisinde taş atıp kolu yorulmuyordu, oturduğu yerden para kazanıyordu. Bu kez sermaye ve emek harcayarak kazanacak. Üstelik kazanan sadece yayıncı ve yapımcı olmayacak… “Emret Komutanım”ın yeni bölümleri için emek harcayan herkes “kaşe”si oranında para kazanacak.

Hangi oyuncu kimi oynayacak?
Serdar Özer (Burak Üsteğmen)
Didem Reze (Tabip Üsteğmen)
Naci Taşdöğen (Ahmet Başçavuş)
Murat Yatman (Nazım Eşki)
Bilal Çatalçekiç  (Ethem Timur)
Taner Ergör (Çetin Ceviz)
Özgür Şenyer (Fikret Can)
Başar Doğusoy (Ali Sütlaç)
Halim Ercan (Gıyaseddin Mani)
Göktay Tosun (Teoman Özdemir)
Can Güreler (Tarkan Kutlu)
Merve Erdoğan (Hemşire Gönül Kayhan)
Öznur Serçeler (Albayın   kızı Banu Erdoğan)
Hidayet Erdinç (Albay Haluk Erdoğan)

Pana Film bu diziyi sevdirebilecek mi?

Türkiye’nin yakın siyaset tarihinden çarpıcı bir bölümü ekrana taşıyacak olan “Ben Onu Çok Sevdim”in kadrosuna baktım, güzel… Mahir Günşiray’ın oynamaktan vazgeçtiği Adnan Menderes’i Mehmet Aslantuğ, İclal Aydın’ın da son anda oynamak istemediği Berrin Menderes’i İdil Fırat oynayacak. Ayhan Aydan’ı da Birce Akalay canlandıracak. Dizinin ana karakterlerinin yanı sıra yan karakterleri canlandıracak oyuncular da isabetli…
Erdinç Gülener (Ayhan Aydan’ın eşi Hasan Ferit Alnar), Rıza Akın (Ethem Menderes), Mehmetcan Mincinozlu (Yüksel Menderes), Savaş Zafer (Mutlu Menderes), Burak Temiz (Aydın Menderes), Şemsi İnkaya (İsmet İnönü), Ege Aydan (Nihat Erim), Tuğrul Çetiner (Celal Bayar), Levent Öktem (Muhsin Ertuğrul), Erdal Bilingen (Fatin Rüştü Zorlu) ve Halit Ergör (Fuat Köprülü).

Pana Film’in dizi karnesi
Mart ayında atv’de yayınlanacak dizide Adnan Menderes’i Mahir Günşiray değil de Mehmet Aslantuğ’un oynaması, aynı şekilde Berrin Menderes rolünün İclal Aydın yerine İdil Fırat’a gitmesinin bir sorun teşkil edeceğini sanmıyorum.
Asıl sorun Pana Film’in “Kurtlar Vadisi” dışında dizi tutturamıyor olması…
Şirketin “Kurtlar Vadisi”yle birlikte Osman Sınav’dan devraldığı “Ekmek Teknesi” dışında uzun soluklu dizisi yok…
Şirketin çektiği dizilerden sadece “Eşref Saati”yle “Halil İbrahim Sofrası” ikinci sezonu gördü, diğerlerinin ömrü hep kısa oldu.
“Fesupanallah” 8, “Kurt Kanunu” 18, “Bir Kadın Tanıdım” 20, “Hayat Kavgam” 2, “Nazlı Yarim” 6, “Ayrılık” 6 ve “Makber 3” bölüm sürdü.
Bu istatistiklere senaryosunu Seda Altaylı’nın yazdığı, yönetmenliğini Mehmet Bahadır Er’in üstlendiği “Ben Onu Çok Sevdim”le Pana Film’in şeytanın bacağını kırıp ekranlarda 10. yılına giren “Kurtlar Vadisi” dışında ilk uzun soluklu işi olmasını diliyorum.
Çünkü yakın tarihimizden önemli  bir kesiti ekrana taşıyacak bir dizi bu…

“Tozlu Yollar” haftaya atv’de

atv’nin aylardır “Pek yakında” diye tanıtım yaptığı “Tozlu Yollar” için “Bir türlü gelemedi” diye yazınca yapımcısı Ahmet Bayram aradı.
Bayram, “Tozlu Yollar”ın tanıtımlarının “Pek yakında”dan “şu tarihte ekranda”ya dönememesinin sebeplerini şöyle sıraladı:
“Tozlu Yollar, prodüksiyonu ağır bir dönem dizisi. Yedi şehirde çekim yapıyoruz. Hava koşullarının değişmesi çekimlerimizi aksattı. Ana dekorumuzun çatısı uçtu, oyuncumuz bıçaklandı. Aksiliklerin üst üste gelmesi, ilk bölümün yayına girmesini geciktirdi. Son anda bir aksilik daha olmazsa hafta başında kanal yöneticileriyle birlikte karar vereceğiz ‘Tozlu Yollar’ın o hafta hangi gün yayınlanacağına…”

Aşk Gribi Oldum!

Sesini ve yorumculuğunu beğendiğim şarkıcılardan biri olan Burcu Güneş, “Gül Kokusu” adlı bir albüm çıkardı.
Albümde “Gül Kokusu”nun yanı sıra şu şarkılar var:
“Sen Kaybı”, “Unutma Beni Çiçekleri”, “Bir Lokma Sevda”, “Aşk Gribi”, “Bir Sevgi İstiyorum”, “Oflaya Oflaya”, “Geçer”, “Hasret Kaldım”, “Yasaklı Kitaplar” ve “Zarar”.
Eskisiyle – yenisiyle güzel şarkıların olduğu albümde adı ve sözleri nedeniyle en çok ilgimi çeken “Aşk  Gribi” oldu.
İsra Gülümser’in yazdığı şarkının sözleri şöyle başlıyor:
“Aşk gribi oldum,
Yenik sana hücrelerim,
Teslim oldu bak,
Yelken açtı kalp…”
Burcu Güneş’in yerinde olsam “Gül Kokusu” değil, “Aşk Gribi” ya da “Aşk Gribi Oldum” yapardım albümün adını… “Gül Kokusu” çok aşina ama “Aşk Gribi” sadece yeni bir tanım değil, aynı zamanda etkileyici…