MİLLİYET – 29 ARALIK 2015 SALI – ALİCE
Tarih: 4 Şubat 2015…
Milliyet’in sürmanşetinden de anons edilen yazımızın başlığı şuydu:
Seki, artık hapiste beste yapabilecek.
Benden sonra Deniz Seki’yi cezaevinde ziyarete giden Beyaz TV’nin programcılarından Tahir Sarıkaya’nın anlattıklarını aktarmıştım o yazıda:
“Deniz Seki’nin morali çok iyiydi. Çünkü senin Deniz Seki’yle cezaevinde yaptığın görüşmenin (16 Ocak 2015) ardından gündeme taşıdığın cezaevinde beste yapamama sorunu kökünden çözüldü. Senin yazından (18 Ocak 2015) sonra Adalet Bakanlığı, Cezaevleri Genel Müdürlüğü’ne talimat vererek Seki’nin beste yapabilmesi için ortam hazırlanmasını istedi. Cezaevi yönetimi de kütüphanenin içinde boş bir odayı Deniz Seki’ye tahsis etti.
İçinde bir masa, bir masa üstü bilgisayar, yanında bir mikrofon ve kayıt cihazı olan odayı Deniz Seki de ilk defa bizimle birlikte gördü. Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu Müdürü Hulusi Sağır bizi odaya götürdüğünde Deniz Seki sevinçten havaya zıpladı. Çok mutlu oldu. ‘Devletimize çok teşekkür ediyorum. Artık bestelerimi burada yapacağım’ dedi.”
11 aylık bir haber!
Tarih: 27 Aralık 2015.
“Deniz Seki’ye cezaevinde stüdyo”, “Deniz Seki’ye beste odası” şeklinde haberler çıktı internet sitelerinde.
İster inanın, ister inanmayın, haberin kaynağı da benim 4 Şubat 2015 tarihinde Milliyet’te yayımlanan yazımdı.
11 ay önce yazdığım bir konunun şimdi ve de çarpıtılarak gündeme getirilmesinin, “ilginç haber kıtlığı”ndan öte özel bir sebebi olmalıydı.
Nitekim Adalet Bakanlığı, bunun bir “algı operasyonu” olduğu kanaatine varıp, yaptığı yazılı açıklamayla Deniz Seki’ye cezaevinde özel stüdyo kurulduğu haberini yalanladı.
Algı operasyonu!
Aşağıda tam metnine yer verdiğim açıklamadan da anlaşılacağı gibi Adalet Bakanlığı, benim 4 Şubat’ta yazdıklarımın doğruluğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Bakanlığın yaptığı yalanlama, 11 ay önceki bir konunun “yeni”ymiş gibi ve de abartılarak gündeme getirilmesine.
Aralarında büyük gazetelerin siteleri de olmak üzere internet medyası sayesinde yazdıklarının mağduru olarak diyeceğim o ki artık bazılarının yaptıkları haberleri(!) niyetleriyle birlikte okumak lazım.
Adalet Bakanlığı öyle okudu ve yapılanın algı operasyonu olduğuna karar verdi.
“Algı operasyonu”na beni “kaynak” yapmak isteyenlere çağrım şu:
Ben o yazıyı yazdığımda Deniz Seki, ATV’nin dizisi “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”da oynamamıştı.
Can Dündar ve Erdem Gül hapiste değildi.
Şayet amacınız ATV’nin dizisinde oynayan “hükümlü” Deniz Seki’ye Adalet Bakanlığı’nın ayrıcalık tanıdığına dair algı yaratmaksa beni alet etmeyin bu savaşa.
ADALET BAKANLIĞI’NDAN YAZILI AÇIKLAMA
Bazı basın yayın organlarında “Deniz Seki’ye cezaevinde özel beste odası” başlıklarıyla verilen ve gerçeği yansıtmayan haberlere ilişkin aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur:
1-Haberin kaynağı olan basın mensubuna Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından talebi doğrultusunda yaklaşık bir yıl önce 29/01/2015 tarihinde izin verilmiş ve adı geçen hükümlüyle 03/02/2015 tarihinde görüşme gerçekleştirilmiştir. Söz konusu izin ‘’kişisel ziyaret’’ kapsamında gerçekleştirilmiştir. Bu ziyarete ilişkin bilgiler 04/02/2015 tarihinde ulusal bir gazetede yer almıştır.
2-Haberlerde iddia edildiği gibi “Cezaevinde stüdyo oluşturulduğu ve kayıt cihazı verildiği”ne yönelik haberler hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır.
Yönetmelik hükümleri uyarınca talepte bulunan hükümlü ve tutukluların kurum kütüphanesinden ve bilgisayarlardan yararlanma imkânı bulunmaktadır.
3-Bu kapsamda diğer hükümlü ve tutuklular da olduğu gibi adı geçen hükümlüye de, İdare ve Gözlem Kurulu kararı alınmak suretiyle kurum kütüphanesinin uygun bir bölümünde internet bağlantısı olmayan ancak ses kaydetme özelliği olan bilgisayarda haftanın belirli gün ve saatinde çalışma yapma izni verilmiştir. Bu faaliyetten kurum imkânları ölçüsünde tüm hükümlü ve tutuklular yararlanmakta olup bunun dışında ayrıcalıklı bir uygulama söz konusu değildir.
4-Bir yıl önce gerçekleşen bir görüşme yeni gibi gösterilerek ve içeriği değiştirilmek suretiyle, hükümlüye ayrıcalıklı muamelede bulunulduğu yönünde algı oluşturmaya yönelik haberler gazetecilik ahlak ve etik ilkeleriyle bağdaşmamaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
GÜNÜN SÖZÜ
Doğruyu gördüğü halde düşüncelerini değiştirmeyenler cahillikleriyle mutluymuş gibi yaşar. (Einstein)
