13 OCAK 2020 PAZARTESİ – MİLLİYET – ALİCE
“Esra Erol’da” Cuma günü “Total”de günün en çok izlenen ikinci programı oldu. Gündüz kuşağındaki bir program reyting listesinde ikinci oluyorsa vardır bir sebebi.
Peki, nedir bu?
Cuma gündüz TV izleyenlerin sayısı 16 milyon, akşam ise 22 milyon civarındaydı. Esra Erol’un, 6 milyon daha az seyircinin olduğu saatteki reytingle prime time’daki dizi, film ve programları geçmesinin tek sebebi var, işlediği konu.
“Esra Erol’da” programında bir haftadır “reality”nin en alası vardı.
67 yaşındaki Kemal Açıkgöz, bir hafta önce Esra Erol’a gelip, 2,5 ay önce 19 bin lira para, birkaç ziynet eşyası ve tapularla kaybolan kendisinden 29 yaş küçük, ikinci ve dokuz yıllık eşinin bulunmasını istedi.
Kaybolmadı, kaçtı
Esra Erol’un ekibi 38 yaşındaki kayıp eş Hüsne Açıkgöz’ün peşine düştü ve buldu.
İnternetten tanıştığı karşı köyden sevgilisiyle kaçan kadın, önce hakkındaki iddiaları reddetti. Program ekibi, sevgilisinin kiralayıp, plakasını çamurla gizlediği araçla Ankara’ya kaçıp, burada tuttukları evde birlikte yaşamaya başladığını ortaya çıkarınca kadın her şeyi itiraf etti. Program, bu ülkede insanların kanunları nasıl suiistimal ettiğini de gözler önüne serdi.
Nasıl mı?
Açıkgöz, daha önce de evli bir kadınla kaçan sevgilisinin tavsiyesiyle, resmi eşinden kolayca boşanma yolundaki ilk hamle için, “Eşimden şiddet gördüğüm için evden kaçtım” diye polise başvurdu. Açıkgöz, Ankara’da sevgilisiyle yaşadığı ev olmasına rağmen bir geceliğine de olsa kadın sığınma evinde kalıp, bunu kayıtlara geçirdi.
Tek celsede bitti
Aldatan eş her şeyi itiraf etmesine rağmen sevgilisi M. Ö. Hüsne Açıkgöz’ü tanımadığını söyleyip, ilişkilerini reddetti.
Bir hafta hukuk zemininden ayrılmadan dedektif gibi iz sürüp, kayıp eşi bulan ve gerçekleri ortaya çıkaran Esra Erol’la ekibi, cuma günü Kemal Açıkgöz’ün tek celsede boşanmasına vesile oldu.
Mantık pardon menfaat evliliği, dokuz yıllık güvenin suiistimali, ihanet, yasak aşk, yalan beyan, hırsızlık, mal kaçırma ve tek celsede boşanma…
Geçen hafta yayınlanan film ve dizilerin hangisinde vardı bunların tekmili birden?
Hiçbirinde… Bir kez daha gördük ki, hiçbir senaryo gerçeklerden daha ilginç değil bu hayatta.
İnsanların, hayal ürünü dizi ve filmlerden daha çok “Gerçek Yaşamlar”ın çarpıcı bir örneğini ekrana taşıyan Esra Erol’u izlemesinin sebebini bilmem anlatabildim mi?
ANALİZİ KARAVANA, AMA YİNE EKRANDA!
Didem Arslan Yılmaz’ın sunduğu Habertürk TV haberin gündeminde İran’da düşen Ukrayna uçağı vardı. Olayı yorumlamak için stüdyoya davet edilen konunun uzmanı Emekli Korgeneral Erdoğan Karakuş’tu.
Uçağın ilk açıklandığı gibi “teknik bir arıza” yüzünden mi yoksa İran tarafından bilerek veya yanlışlıkla mı düşürüldüğünü değerlendiren Karakuş’un ısrarla dediği şuydu:
“Ukrayna uçağı, ABD hedefleri için karadan karaya atılan füzelerle değil, İran’ı zor durumda bırakmak isteyenler tarafından omuzdan atılan füzeyle düşürüldü.”
Karakuş’un analizi 24 saat dolmadan tekzip yedi.
İran, 176 kişiye mezar olan uçağın kendileri tarafından vurulduğunu kabul edip, özür diledi.
Analizi “karavana” çıkan Karakuş, ertesi gün yine Habertürk’teydi ve düşürülen Ukrayna uçağıyla Libya konusunda fikir beyan ediyordu.
GÜNÜN SÖZÜ
“Özgürlük için gökyüzünü satın almanıza gerek yok; ruhunuzu satmayın yeter.” (Nelson Mandela)
