MİLLİYET – 25 HAZİRAN 2014 ÇARŞAMBA  –  ALİCE

Hande Ataizi gibi her şeyi göz önünde bir kadın yıldızı haber yapanların, onun kaç aylık hamile olduğunu bilmemesi kadar feci bir durum olabilir mi?
İçlerinde “4.5 aylık hamile olan Hande Ataizi” ve “Hamileliğin 7’nci ayındaki Hande Ataizi” şeklinde cümleleri geçen haberleri aynı gün yayınlandı gazetelerde.
Magazinciler arasındaki “havuz dayanışması”na, “kopyala yapıştır” haberlerine ve ünlülerin sosyal medyada yaptıkları duyuruların medyada muhabir imzasıyla yayınlanmasına karşı olmama rağmen yine de anlayabilirim.
Üzgünüm, ama habercilikteki bu özensizliğe de anlayış göstermemi beklemeyin benden.
Mart ayının ortasında doktoru Opr. Dr. Yılmaz Güzel, “Hande Hanım 12 haftalık gebe” dediğine ve bunlar da medyada çıktığına göre, Ataizi’nin hamilelikte kaç ayı geride bıraktığını hesaplamak o kadar da zor olmasa gerek!

HABER KLİBİNE CEZA!

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), 301 kişinin hayatını kaybettiği Soma görüntülerini iki ayrı kliple dramatize eden Halk TV’ye 11 bin lira ceza verdi.
Cezanın gerekçesinden önce kliplerin içeriğine bakmak lazım.
İki ayrı klipte olay yerinden elde edilen görüntüler var. Olay anındaki kargaşa, kriz görüntüleri dram müziği eşliğinde montajlanmış.
Bunun üzerine RTÜK, “Haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez” hükmünü gerekçe göstererek basmış Halk TV’ye cezayı…
RTÜK kurulduğu yıllarda haberlerin veriliş biçimine dair böyle bir hüküm yoktu. “Reha Muhtarhaberciliği” ekranlarda fenomene dönünce yasaya eklendi bu…
Şayet Halk TV bu klibi ana haber bültenlerinin içinde yayınladıysa RTÜK cezayı kesmekte haklı.
Ancak Halk TV aynı klibi haberlerde değil de program aralarında yayınladıysa o  zaman haksız bu ceza…

‘TAŞRA’DAKİLERİN KADERİ

Hürriyet’in “Okur Temsilcisi”nin köşesinde (Faruk Bildirici), Ferruh Yılmaz adlı okur isyan ediyor:
“Hürriyet’i sabah aldım, açtım, ne Almanya maçı ne de GS-FB basket maçı… İkisi de yok… ‘Efendim erken taşra baskısıymış’ da mış mış… Beyler kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz? Balıkesirİstanbul’a çok mu uzak?”
Ferruh Yılmaz’ın İstanbul’a kara yolu ile 4-5 saatlik Balıkesir’de yaşadığı sorunun aynısını ben İstanbul’a 100 km mesafedeki İzmit Kartepe’de yaşıyorum.
Türkiye, birçok konuda gerçekten çağ atlarken, gazetelerin baskı ve     dağıtımda yıllardır yerinde saymasını, matbaaların belli bölgelere yayılmamasını, dağıtım işinde her gün ülkenin dört bir yanına servis yapan kargo ve gıda şirketleriyle niye işbirliği yapılmadığını bilen varsa bana da anlatsın.

DEĞİŞMEYEN İKİ ŞEY: FLASH TV VE CEYLAN

Biri, “Türkiye’de her şeye rağmen çizgisini bozmayan iki kişi ya da kurum hangisi?” diye sorsa bana, vereceğim yanıt şudur ona:
1. Flash TV.
Dünya yıkılsa umurlarında olmaz… Vur patlasın çal oynasına devam eder onlar… Bazen öyle eğlence programlarına denk geliyorum Flash TV’de, “X” adlı program bitmiş, “Y” adlı program başlamış yerine… Şarkı söyleyenler, dekor farklı, ama stüdyo konukları aynı… Arkadaki dansçı kızlarla seyirciler aynı… Sizin eviniz yok mu? Vücudunuzun duş almaya, elbiselerinizin havalandırılmaya ihtiyacı yok mu?
2. Ceylan…
Küçük Emrah’la birlikte aynı dönem girdi hayatımıza… Emrah dahil o dönemde arabesk okuyanların hepsi tarz değiştirdi. Kimi pop, kimi türkü söyleyerek iyice uzaklaştı arabeskten…
Küçük Ceylan fizik olarak olmasa bile yaş olarak büyüdü Ceylan oldu, ama tarzı değişmedi…
Hâlâ yanık türküler, şarkılar söylemeye devam ediyor kendisi…
“Devir değişti, dünya değişti… Müzikte trend değişti” diyerek değişmeyi seçmedi…

GÜNÜN SÖZÜ
“Dişilik tek gece işe yarar, kişilik ömür boyu.” (Chuck Palahniuk)