MİLLİYET – 24 OCAK 2014 CUMA – ALİCE
Müzik sektörü hayli zamandır ilgi görecek özgün konu ve senaryo bulma konusunda sıkıntı yaşıyor… Dizi yapımcıları ve senaristler başlarını kaldırıp müzik sektörüne bir göz atsa, aslında reyting rekorları kıracak konular çıkacak karşılarına…
Yılda 60 milyon lira civarında telif tahsil edip, hak sahiplerine dağıtan müzik meslek birliklerinin gerek içinde gerekse de kurumlar arasında öylesine güç savaşı, entrika, ayak oyunu var ki tarih boyunca insanları yoldan çıkaran şeytan bile, ”Bu kadarı benim bile aklıma gelmezdi” deyip kaçar.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın baskısıyla zoraki de olsa ortak lisanslama, tahsilat ve dağıtım için ortak bir çatı oluşturan MESAM ve MSG arasında bu kez YouTube krizi patlak verdi.
Aslında MESAM ve MSG, YouTube ile görüşmeleri birlikte yürütüyordu ve taraflar anlaşma noktasına gelmişti. MESAM yetkililerinin verdiği bilgiye göre de 31 Ocak-3 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek MİDEM Fuarı’nda imzalar atılacaktı. Ancak geride bıraktığımız ay MESAM’ın olaylı genel kurulunda üyeler yönetim kurulunu azletme kararı verdikten sonra işin rengi değişti. MESAM’daki yönetim boşluğunda MSG harekete geçip YouTube, “Kliplerimizi yayınlama” diye ihtarname çekti. İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin son genel kurulda alınan tüm kararların yürürlüğünün durdurulmasıyla eli rahatlayan MESAM yönetimi, MSG yönetimiyle acil bir toplantı yapıp YouTube olayını masaya yatırdı. MESAM Başkanı Arif Sağ, “Ne bizim ne MSG’nin tek başına karar verme yetkisi yok. Müzik sektöründe yabancı oyuncu istemeyenlerin yeni bir oyunudur bu” dedi.
2013’te YouTube’daki sahte tıklanma krizini başarıyla(!) savuşturan müzik sektörü bakalım bu krizi nasıl aşacak?
AL JAZEERA TÜRK’ÜN AKIBETİ
2011’in başında Türkiye pazarına “Merhaba” diyen Al Jazeera’nın, Cine5’i satın alınca istese 10, 15 günde yayına başlama şansı varken bugün gelinen nokta ne?
Al Jazeera Türk, üç yılda üç ofis, bir o kadar da ekip değiştirdi.
Yıl sonuna doğru, daha yayına bile başlayamadan 4’üncü kez adres değiştirecekler.
Ama bu kez 20 bin metrekare olan kapalı alan inşaatı süren kendi binalarına taşınacaklar ve Al-Jazeera Türk de yayına başlayacak.
Ne zaman mı?
En erken 14 Aralık 2014 ya da Ocak 2015.
200’den fazla personeli olan kurumun yöneticileri, “Madem TV yayınına başlayamıyoruz, bari kadromuzdaki haberciler, pas tutup, haberciliği unutmasın” düşüncesiyle olsa gerek sanal ortamda atağa kalktı.
Al Jazeera Türk’ün web sayfası, mobil uygulamaları, digital dergisi ve sosyal medya ağları önceki gece tanıtıldı.
Çırağan Sarayı’ndaki davette Al-Jazeera’nın merkezi Katar’dan ve Arap dünyasından da misafirler vardı.
Kanalın Genel Müdürü İsmail Kızılbay, şimdiye kadar yayına çıkamamalarının gizli bir sebebi olmadığını, bu gecikmenin bina arayışı ve ortaklık yapısıyla ilgili sıkıntılardan kaynaklandığını anlattı.
Al-Jazeera Türk’ün Haber Direktörü Gürkan Zengin ise şunları söyledi:
“Yayına başladığımızda meslek ilkelerine bağlı kalacağız. Doğru, tarafsız ve insan odaklı haber yapacağız. Sadece Türkiye’nin değil, bölgedeki haberciliğin deniz feneri olacağız, bir yıldız gibi parlayacağız.”
Ne diyeyim?
Hayali bile güzel bir temenni!
GÜNÜN DUASI!
Allah hiç kimseyi günlerdir FB Başkanı Aziz Yıldırım’la canlı yayın yapacaklarının hayalini kuran Beyaz TV’nin “Beyaz Futbol” ekibi Ertem Şener, Ahmet Çakar, Rasim Ozan Kütahyalı ve Sinan Engin ile telefonla katıldığı canlı yayında, “Kaç senedir tanıyorsunuz beni… Bir söz verdim mi mutlaka yerine getiririm. Siz çarşamba program yapın, ben başkanı alıp geleceğim” diyen FB Basın Sözcüsü Mahmut Uslu’nun durumuna düşürmesin…
Amiinnnn…
Yıldırım, “Beyaz Futbol”a çıkmadığı gibi, ekip hakkında da zehir zemberek bir açıklama yaptı çünkü…
GÜNÜN SÖZÜ
“Adalet olmadıkça yönetimin, edep olmadıkça asaletin, cömertlik olmadıkça zenginliğin faydası olmaz.”
