17 Eylül 2024 Salı  –  Milliyet  –  Alice

Ahu Tuğba’nın ölüm tarihi 1 Eylül 2024… Kızı Anjelik’e, “Ölürsem beni buralarda bırakma, memleketime götür” diyen Ahu Tuğba, aradan geçen iki haftaya rağmen hâlâ Türkiye’ye getirilip, defnedilemedi.

Neden mi?

Çünkü ABD bürokrasisi Ahu Tuğba’nın otopsi işlemini, vefatından tam 14 gün sonra başlattı. Oyuncunun kızı, annesinin Instagram hesabından yaşadıklarını şöyle duyurdu:

“Landmark Funeral Home’a (Landmark Cenaze Evi) gittim. Annemin naaşını burada tutuyorlar. Sorumlu müfettiş tam bir iblis. Ne desek bir bahane buluyor, ‘Onun medikal geçmişi var’ diyor, inatla ve otopsi yapmıyor. Koca şehirdeki ofiste bu adam sorumlu! Lanet ve tam bir pislik. Ne kadar yalvarsam da otopsi yapmıyor. Allah için, otopsi istiyorum. Bu adam hâlâ ölüm raporu verecek. Cuma günü ABD pasaportu için randevu alındı. Allah’ın izniyle cenazesi buz gibi morgdan çıkarılıp, toprağa verilecek.”

Anjelik Calvin’in gazeteci Olcay Ünal Sert’e anlattıkları, yaşadığı Miami’de bürokratların insana verdiği değerin, kapağı ABD’ye atınca cennete gitmişçesine sosyal medyadan hava atanların yazdıklarıyla örtüşmediğini gözler önüne serdi.

İşte genç kızın meslektaşımıza anlattığı ABD gerçeği:

“Miami’deki müfettiş bir türlü otopsi işlemlerini başlatmayınca, konsoloslukta çalışırken tanıştığım senatör Marco Rubio’ya ulaştım, derdimi anlattım. Özel Kalemi anında bana geri döndü. Müfettişin üstü olan ‘Supervisor’a mail atılınca, sabah bana dönüş yapıldı, ‘Anneni otopsiye alıyoruz’ diye. Bugün de toksikolojiye gönderilmiş. Müfettiş bu işlemleri ilk anda yapsaydı, annemin naaşı çoktan Türkiye’ye getirilirdi. Otopsi ve Toksikoloji Raporları çıktıktan sonra gönderilecek departmanlardan çıkması da 2-3 haftayı buluyormuş. Benim bir suçum yok, müfettişin kendi egosuydu, ama ben gerekeni yaptırdım.”

Anjelik’in anlattıklarından sonra 1 Eylül 2024’te vefat eden oyuncu için o günlerde, “Ahu Tuğba’nın, 5 Eylül’de AKM’de düzenlenecek törenin ardından Zincirlikuyu’ya defnedileceğini” yazanlar ve sosyal medyada, ABD’yi ‘Özgürlükler, fırsatlar ülkesi’ diye sunanlar geldi aklıma…

O insanlar şimdi çıksın ortaya ve cevap versinler Anjelik’in ABD bürokrasisine dair anlattıklarına…

Tabii onca yalandan sonra insan içine çıkacak yüzleri varsa!

HABER SUNARKEN ŞOV YAPANLAR!

Türkiye’nin TRT kökenli deneyimli haber spikeri olmanın yanı sıra yıllarca sunucu ve spiker olmak isteyenlere hocalık yapmış, diksiyon dersi vermiş ismi Gülgün Feyman, X hesabında şunları yazdı:

“Televizyonda sunucuların kendi gereksiz yorumlarını değil, haber izlemek ve görmek istiyoruz. Televizyonlar radyo gibi. Sunucu durmadan konuşuyor. Televizyon demek görsellik demektir. Bol görüntü, kısa ve net bilgi demektir. Haber demektir. Reyting için popülizm yapmak yanlış.”

Feyman, haber sunucularına ilişkin genel bir değerlendirme yaptı, isim vermedi, ama televizyonda haber izleyen çoğu insan tahmin etmiştir kimi ya da kimleri kastettiğini.

Feyman eleştirisinde o kadar haklı ki! Çünkü bazıları, haberleri sunmanın değil, “Ne desem ve ne yapsam sosyal medyada günden olurum”un peşine düştü!

GÜNÜN SÖZÜ

“Bu dünyadaki en mutsuz insanlar, başkalarının ne düşündüğünü takıntı hâline getirenlerdir.” (Virginia Woolf)