22 AĞUSTOS 2016 PAZARTESİ – ALİCE
Son zamanlarda o kadar çok acı yaşadık ki üst üste… FETÖ, PKK ve IŞİD terörü yüzünden yüzlerce insanımızı kaybettik…
Türklerle göğüs göğüse çarpışmaktan korkan alçaklar, kimi zaman F16’larla bomba yağdırdı sivillerin üstüne, kimi zaman seyahat için havalimanına gidenlere kurşun yağdırdı, Gaziantep’te olduğu gibi insanların en mutlu günlerini kana buladı.
“Acıyı, acıyla unutturmasın Allah” derdi eskiler.
Aylardır acıyı, acıyla unutur haldeyiz…
Elazığ’da kaybettiklerimizin yüreklerimize düşürdüğü acı soğumadan, Gaziantep’teki düğünde çoluk – çocuk demeden onlarca masumu katledenler yüreklerimizi dağladı yeniden…
Hafta sonu Kızılcahamam’daydım.
Gaziantep’te yaşanan bu acı olay üzerine Kızılcahamam’a gidiş sebebimi ve izlenimlerimi bilahare yazacağım.
Ancak Kızılcahamam’da görünce tüylerimi diken diken eden bir anıtı paylaşmasam olmaz.
Kızılcahamam Belediyesi, “Şehitler Anıt Ağacı” dikti şehir meydanına…
Canlı bir ağaç değil bu…
Ama binlerce can taşıyor üstünde…
Bu ülke için şehit düşen askerlerimizin anısına, künyeleri asılı ağacın kuru dallarında…
Yüzlerce değil, binlerce künye var ağaçta.
O nedenle saymak olanaksız…
Belediye Başkanı Muhittin Güney’e sordum, kaç künye asılı bu ağaçta diye… Güney’in verdiği cevap şuydu:
“Terör nedeniyle şehit verdiğimiz 7 bin 600 askerimizin künyesi var bu ağaçta…”
Terörün aramızdan aldığı “Kınalı kuzu” sayısı, orta ölçekli bir ilçe nüfusuna eş değer…
Lanet olsun teröre ve teröre destek verenlere…
‘ÜST AKIL’ ADINA KİMLER GÜLEN’LE GÖRÜŞTÜLER?
15 Temmuz’dan bu yana kanal kanal dolaşıp Fetullah Gülen’in ağzını sildiği peçeteyi kimlerin parçalayıp yediği, kimlerin FETÖ liderinin kesip attığı tırnakları “kutsal emanet” gibi sakladığını anlatanlardan şimdiye kadar işin en önemli kısmı hakkında tek kelime duymadım:
Sokaktaki vatandaştan ülkenin Cumhurbaşkanına kadar bu ülkede aklıselim herkes biliyor ki Fetullah Gülen’in arkasında bir “Üst akıl” var.
Kurduğu cümlelerin çoğunun başıyla sonu arasında bağlantı kopukluğu olan birinin dünyanın 170 ülkesinde okul açıp, örgütlenecek beyin olduğunu sanmıyorum.
Türkiye’nin ısrarla istemesine rağmen onu vermeyenlerin Gülen’in sadece hamisi değil, “Üst aklı” olduğu kesin.
Hal böyleyken sözde itirafçıların Gülen’le CIA arasındaki ilişki üzerine hiçbir laf etmemiş olması ilginç değil mi?
Fetullah Gülen, bu “Üst akıl”la Allah ve Peygamberimizle yaptığı gibi rüyasında konuşmadığına göre, nasıl iletişim kuruyor o insanlarla?
İlkokul mezunu Gülen, İngilizce’yi Arapça gibi bilmediğine göre, kimin tercümanlığıyla konuşuyor “Üst akıl”ın temsilcisiyle.
Yıllarca Fetullah Gülen’e ve cemaate hizmet eden, dolayısıyla bugün insanların tutuklanmasına sebep olan işlere bilerek ve isteyerek bulaşanlar, Gülen’e dair magazinel konular anlatarak ülkeye hizmet etmiş sayılmaz.
Eski cemaatçi ya da itirafçılardan biri, ne zaman “Fetullah Gülen’le CIA’den şu isimler iletişim kuruyor, yapacaklarını söylüyordu. Onlara şu kişi tercümanlık yapıyordu. MOSSAD’dan şu, MI6’dan bu ‘Üst akıl’ı temsilen Gülen’le görüşüyordu” demediği sürece benim gözümdeki pozisyonları şudur:
Türkiye’nin menfaati için değil, kendi popolarını kurtarma peşindeki eski cemaatçiler.
GÜNÜN SÖZÜ
Vatan sevgisi, ruhları kirden kurtaran en kuvvetli rüzgardır. (Atatürk)
