MİLLİYET CADDE – 5 MART 2013 SALI  –  ALİCE

İbrahim Tatlıses, “Baba organ yetmezliğinden değil, bir hafta önce yoğun bakımda kaptığı mikroptan öldü. Hastane bir hafta gizledi bunu” iddiasını ortaya attı. Müslüm Gürses’in ardından ölümüyle ilgili akıllarda soru işaretleri kalması elbette çok üzücü.

Müslüm Gürses’i de uğurladık sonsuzluğa; gözyaşları ve dualarla. Başkalarını bilemem, ama cenazede hep İbrahim Tatlıses’in ortaya attığı iddia vardı aklımda.
Çünkü cumartesi günü Gürses’i ziyaret eden Türkiye’nin önde gelenleri ‘Müslüm Baba’nın cihazlara bağlı da olsa yaşadığını söylemişti kameralara.
Gürses’in pazar günü 08.50’de öldüğü açıklanınca Tatlıses,     “Baba organ yetmezliğinden değil bir hafta önce yoğun bakımda kaptığı mikroptan öldü. Hastane bir hafta gizledi bunu” iddiasını ortaya attı.
Oysa 2 Mart 2013 Cumartesi günü ‘Müslüm Baba’yı ziyarete giden Türkiye Cumhuriyeti’nin Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, çıkışta şu açıklamayı yapmıştı:
“Şu anda nefesini alıp verebiliyor. Sevenlerinden değerli sanatçımıza dua etmelerini, sabırla beklemelerini istiyoruz. İnşallah daha iyi olur temennimiz bu yönde. Şu anda bütün imkanları buraya seferber eden bir ekip var ama neticede tıp bir yere kadar gidiyor. Şu anda tıbben yapılabileceklerin azamisi yapılıyor. Ben yakınlarına, milletimize sevenlerine sabır diliyorum.”

Gencebay: “Nefes alıyor”
Aynı gün Orhan Gencebay da, benzer bir açıklama yapmıştı:
“Şu an ‘iyi’ diyemiyoruz ama yaşıyor kendisi. Beyin ölümü gerçekleşmemiştir. İnşallah iyi olacak ümidini taşıyoruz. Ben biraz evvel ekrandan gördüm kendisini. Nefes alıp veriyordu, gayet iyi bir şekilde. Fakat kendinde değildi tabii ki. Şu anki durumu bu, yarına Allah Kerim. İnşallah iyi olacak temennisiyle dualarımızı esirgemeyelim.”

Tatlıses’ten ilginç iddia
Tarih; 3 Mart 2013. Müslüm Gürses’in hayata veda ettiği açıklandıktan sonra İbrahim Tatlıses’in yazdığı tweet’lerde ortaya attığı çarpıcı iddiaysa şöyle:
“Senaryo hastanenin aynen planladığı gibi gitti. ‘Baba’ zaten bir hafta önce vefat etmişti. Menajerinin de haberi vardı, benim de. Hatta hastaneden bir doktor Müslüm Baba’nın ex olduğunu fakat ailesine söyleyemedikleri için cihaza bağlı tuttuklarını bizzat benim bir yakınıma söylemiş. Doktorlar kimi uyutuyor? ‘Baba’nın beyin ölümü bir hafta önce gerçekleşmişti zaten. Ben bunu dün akşam sayın Sağlık Bakanımız, Sezen Aksu ve ayrıca Hülya Avşar’la da paylaşmıştım. ‘Baba’nın ölümü kalp yetmezliği, akciğer falan filan değil. Resmen yoğun bakımda kaptığı mikroptan öldü. Dün akşam sayın Sağlık Bakanımıza ‘Baba’nın birkaç gün önce yaşadığı yönünde yapılan açıklamaların yalan olduğunu,     yarın hastanenin ölüm haberini duyuracağını söylemiştim.     Ve aynen de öyle oldu.”

Menajerden yalanlama
Gürses’in menajeri Nevzat Takmaz, Tatlıses’in iddiasını aynı gün yaptığı şu yazılı açıklamayla yalanladı:
“Bir hafta önce öldüğü söyleniyor. Ama bu sabah bütün müdahalelere rağmen, sabah 08.30’da abimi kaybettik. Kim ne derse desin olayları ben yaşadım, kimse yanımda değildi. Yalnız Muhterem Hanım ve ben, bu olayları beraber yaşadık. Herkesin elinden geleni yaptığına inanıyorum.”

Biri kesin “yalan” ama…
Açıklamalar     böyle olunca o zaman iki seçenek çıkıyor karşımıza:
A- Şayet Tatlıses’in iddiası doğruysa o zaman; Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Orhan Gencebay ve Müslüm Gürses’in menajeri Nevzat Takmaz’ın açıklamaları ‘yalan’.
B- Müezzinoğlu, Gencebay ve Takmaz, sadece gerçekleri açıkladıysa o zaman da Tatlıses’in     iddiası balon!
Sizce hangi şık doğru?
‘a’ mı ‘b’ mi?
Varsayalım ki Takmaz, Gürses’in 1 milyon TL tutan masrafını almayan hastaneye karşı ayıp etmek istemedi, o yüzden Tatlıses’i yalanladı.
Peki koskoca Sağlık Bakanı ve Orhan Gencebay da mı hastanenin oyuncağı olup, gerçeği kamuoyundan gizledi?
“Ben biraz evvel ekrandan gördüm kendisini. Nefes alıp veriyordu” diyen Gencebay’a hastane, monitörden Gürses’in eski görüntülerini mi gösterdi?
Kanaatim sevdiği bir insanı kaybetmenin şokuyla Tatlıses’in o tweet’leri yazdığı yönünde. Aksini düşünmek dahi istemiyorum çünkü.
‘Evlat’ şarkısında söylediği gibi ‘karıncayı incitmeyen’, kimsenin etlisine sütlüsüne karışmayan Gürses’in ardından ölümüyle ilgili akıllarda soru işaretleri kalması elbette ki üzücü.
Bir kez daha ailesine ve  sevenlerine başsağlığı, kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.

GÜNÜN SÖZÜ
Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz.