MİLLİYET CADDE – 3 EYLÜL 2013 SALI  –  ALİCE

Emekli orman mühendisi Hüseyin Çetinel, Cihangir’deki merdivenleri boyadı; biz de devletin “resmi renginin” gri olduğunu öğrendik.

Ahmet Misbah Demircan’ın, Belediye Başkanı olduğu günden bu yana Beyoğlu’na ne kattığı konusunda fikir beyan edecek kadar bilgim yok.
Ancak Demircan’ın, Cihangir’de emekli orman mühendisi Hüseyin Çetinel’in gökkuşağı renklerine boyayarak cazibe merkezi haline getirdiği merdivenleri bir gecede griye dönüştürerek Türkiye’ye bir hayli faydası olduğu kanaatindeyim. 
Çünkü her gün bir şehirden merdivenlerin ya da sokakların, Salı Pazarı Yokuşu’ndaki merdivenler gibi rengarenk boyandığına dair haberler geliyor.
Van’dan Batman’a, İzmir’den Tunceli’ye, Ankara’dan Burdur’a birçok ilde veya ilçede artık Cihangir’deki gibi renkli merdivenler ve sokaklar var.
Kimin sayesinde oldu bu?
Her ne kadar Cihangir’deki o merdivenleri gökkuşağı rengine emekli bir orman mühendisi boyamış olsa da, Beyoğlu Belediyesi gökkuşağını bir gecede griye dönüştürmese Türkiye’de kaç kişinin olacaktı bundan haberi?
Sadece Salı Pazarı Yokuşu’na yolu düşenler ya da orada çektikleri fotoğrafları sosyal medyaya yükleyenlerin takipçileri bilecekti  bunu.
Demircan, “toplum mühendisliği”nden sınıfta kalan bu hamleyi yapmamış olsa, sokakları ya da merdivenleri rengarenk yapmak kimin gelirdi aklına?
Demircan sayesinde Türkiye, griden başka renklerin olduğunu keşfetti! Demircan’ın grisine inat da olsa sokaklar, merdivenler renklendi.
Bu vesileyle öğrendik ki, devletin resmi rengi gri, vatandaşınki gökkuşağı…
Vatandaşın rengi de dertleri gibi türlü türlü… Ne ararsan var…
Bu arada sokakları ve merdivenleri boyama işini de kent estetiğini bozmadan yani boyanın suyunu çıkarmadan yapmak gerek.

YENi YAYIN DÖNEMi BAŞLARKEN

Dün itibarıyla televizyonlarda yeni yayın dönemi başladı.
Yeni yayın dönemine en radikal değişikliklerle giren kanal FOX…
Ana Haber’i aylar önce yazdığım gibi 21.30’a kaydıran, Fatih Portakal’ı sabah haberlerinden Ana Haber’e terfi ettiren, Portakal’ın yerine İsmail Küçükkaya’yı getiren, atv’den
Esra Erol’u transfer eden FOX, dizi konusunda da iddialı…
Zaten tutmuş dizileri var, onların üstüne çektirdikleri “Çocuklar Duymasın”, “Fatih Harbiye” ve “Görüş Günü Kadınları” gibi yeni işler de iyi…
FOX’un yeni prototipinin en zayıf halkası haber…
Kanal D, atv, Show TV ve Star TV’nin en iddialı dizilerini yayınlandıkları saatte
FOX’un ana haber bülteninin iyi reyting alabileceğini sanmıyorum.
İsmail Küçükkaya’nın da 07.00-10.00 saatleri arasında FOX’a Fatih Portakal gibi reyting getirebileceğini düşünmüyorum.
Aynı şekilde Kanal D’nin “Doktorum” programının sunucularını değiştirmesinin yanlış bir hamle olduğu kanaatindeyim.
Tutmuş ve taklitlerini yaratmış bir programın ekran yüzlerini değiştirmek, “Pişmiş aşa su katmak” demek.
“Doktorum”da yıllar içinde oluşan “metal yorgunluğu”nu ufak tefek yeniliklerle çözmek yerine, programın ismi dışında her şeyi değiştirmek bize özgü olsa gerek.
Çünkü, tutmayan bir dizinin senaristini, yönetmenini, yetmedi başrol oyuncularını
komple değiştirip, o diziyi çekmeye ve yayınlamaya devam edenler var bu ülkede.

GÜNÜN SÖZÜ
Çağdaş olmak kibarlıktır! Fahişeye “hayat kadını”, zinaya “aşk”, kumara “şans oyunu” dersen çağdaş olursun!