17 Ağustos 2025 Pazar – Milliyet Pazar – Alice
Demet Akalın’ın pop müziğin çok iş yapan yıldızı olmasının yanı sıra yeni şarkılarıyla yaz aylarına damga vurma gibi bir özelliği vardı. Şarkıcı; söz yazmıyor, beste yapmıyordu ama yeni eserler arasından yaza damgasını vuracak olanı bulup, okumak konusunda pek mahirdi. Ama birkaç yıldır Demet Akalın’dan ‘hit’ parça çıkmıyordu. Bu yıl Sefo’yla yaptığı düetle sadece yerli müzik listelerinin zirvesine yerleşmedi.
Demet Akalın-Sefo ikilisinin söylediği “Yerinde Dur”, müzik dinleme platformlarının global listelerine de üst sıralardan girdi. Demet Akalın’la 11 yaşına giren kızı Hira’yla ilişkisini, “Yerinde Dur”la şeytanın bacağını nasıl kırdığını, Sefo’yla düet fikrinin kimden çıktığını, stüdyo ve klip aşamasında yaşadıklarını, hatta yaza damgasını vuran hit şarkı çıkaramayınca ruh hâlinin nasıl etkilendiğini konuştuk.
Yıllarca yaza damga vuran şarkılar hep Demet Akalın’dan geliyordu. Sizin için, “iyi şarkının kokusunu alıyor” deniyordu. Bu yıla kadar Demet Akalın bu özelliğini yitirmiş miydi?
Bu özelliğimi yitirmedim de dijitale geçince biraz ona ayak uyduramadım. Ben de güzel şarkılar çıkardım, eyvallah ama son birkaç yıldır insanların özlediği ‘Demet Akalın hiti’ni bulamadılar bana. Ben yine güzel şarkılar çıkardığıma inanıyordum. Sonra “biraz kilo aldı” vs gibi eleştiriler başlayınca ben de küslükle vazgeçmişlik arasında bir yerdeydim. Canım sıkılmıyor da değildi, bayağı sıkılıyordu. Gelen şarkılar çok büyük şarkılar olduğu için “Ben bunlardan 10 sene daha yapamam” tribine girmiştim. Aslında öyle bir şey yok. Her zaman olduğu gibi matematikselleştirmek de istemiyordum.
“Sefo, bütün nüansları çözmüş, çok zeki biri”
Düet yapma fikri kimden çıktı? “Yerinde Dur”un arka planında neler yaşandı?
Biz Sefo’dan başka bir şarkı almıştık. Birkaç gece stüdyoda sabahladık. Ben gazino anılarımı, albümlerimi anlattım, Sefo da kendi anılarını anlattı. Bence Sefo, inanılmaz zeki bir çocuk. “Bu sefer sana teslim oluyorum,” dedim. Sefo, birkaç gün sonra bana bir mesaj attı: “Ben bir şarkı yazdım ama nakaratı çok fazla. Bir dinlesene.” Dinledikten sonra, “Ne o Demet abla, Memet abla, bilmem ne?” diye mesaj attım. Whatsapp mesajımı kesip şarkının içine koydu. Sonra “Yerinde Dur”u gözüm iyi görmediği için biliyorsun yanlış yazıyorum. Gözlüksüz görmüyorum X’te yaptığım imla hatalarını. O yüzden “Yerinde Dur”u da bilerek “Yerinde Dru” yazdı, “Böyle de konuşulur abla” dedi. O nüansları çözmüş. Stüdyoya girip şarkıyı okudum. Sonra klip çekimine gittiğimizde hâlâ senkronu tutturamıyordum, çünkü şarkıyı bilmiyordum bile… “TikTok için bir video çekelim” dedi Sefo. TikTok’taki o klipten sonra şarkı başka bir boyuta geçti.
Klip çekimleri nasıl gerçekleşti?
“Abla, yarı parasını sen ver, yarısını ben, şahane bir klip çekelim,” dedi. Bu kadar paralar verilmez bu kliplere dedim ama verdik. Klibin her şeyi ile o ilgilendi. Klipte giydiğim eşofmanlar da onun. Laf aramızda bir tane Gucci takım borcu var bana, hiçbir şey kazanmadım çünkü. Bunu üstüne basa basa söyleyeyim de; haber sitelerinde görüyorum Spotify‘dan milyon dolarlar kazandı falan diye… Ben bütün haklarımı Sefo’ya verdim. Sefo’nun firmasından çıktı bu şarkı. Mutlu muyum? Aşırı mutluyum. Sefo beni eski günlerime götürdü, sağ olsun. Ben Sefo’yu ne zaman görsem onunla bir şey yapmak istediğimi hep söylüyordum. Her seferinde “Yaparız abla” diyordu. Bu yıla kısmetmiş. İnanılmaz efendi ve beyefendi biri. Bir o kadar da fırlama, esprili ve günü takip edip, yakalayan biri. Ama şöhretin daha başında. O kadar toy ki. 30 sene bu şöhretle kalmak çok zor bir süreç. Şöhretini yeni şarkılarıyla sürdürürse onun önünde kimse duramaz.
“Şarkının tamamı tam benlik”
Şarkının sözlerinde sizi yansıtan özel bir cümle ya da Sefo’nun yazdığı bölüm var mı? “Tam benlik!” dediğiniz yer neresi?
Şarkının tam benlik dediğim yeri, tamamı… Çünkü o gece o kadar muhabbet ettik ve o kadar çok şey anlattım ki! Sırtımdan vuruluşlar, kazıklar, devam eden kazıklar. O babasının pansiyonunu koydu. Bir benden bir ondan şarkı… Bir de “Minik” dediğim Okan da geçiyor şarkının içinde… Sefo’nun malvarlığı dışındaki her şey beni anlatan bir şarkı… Günde 10 defa dinliyorum valla. Sefo da “Ben daha çok dinliyorum,” diyor. Sıkılmadan dinliyoruz. Global listelere de girdi şarkı. Dışarı çıktığımda her yerde şarkımı duyuyorum. Sade vatandaştan sosyeteye kadar herkesin dilinde şarkımız.
Sefo’da sizi en çok etkileyen şey ne oldu? Tarzı mı, disiplini mi, enerjisi mi?
Gençleri peşinden sürükleyen Sefo’nun tarzı bana daha yakın geldi. Sözlerde hep bir gider ve ima var ama daha fazlası yok. O kadarı bana yeterli. Enerjisi ve disiplini var tabii ki. İnanılmaz kıvrak bir zekâsı ve enerjisi var. Ayrıca çok efendi ve saygıda kusur etmiyor. Zaten saygıyla başlayan hiçbir işin sonu küstahlıkla, kıskançlıkla, dövüşle ve ayrılıkla bitmiyor diye düşünüyorum.
Yaza damgasını vuran şarkınız olmadığında o yaz sizin için nasıl geçiyordu?
Birkaç yıldır yaza damgamı vuramamıştım ama ‘‘Kulüp’’ şarkımı Trabzonspor şampiyon olunca FIFA paylaştı. Şarkı bir daha patladı. Amatör liglere kadar şampiyon kulüplerin kutlamalarına gittim. O yaz da çok güzel geçmişti benim için.
“Artık koca parası yiyeceğim, çalışmayacağım,” dediğim yıl yine en çok sahne alan şarkıcılardan biri oldum. Galiba bu yıl en fazla çalıştığım yıl olacak. Bu şarkının keyfini yaşayarak çalışmak bambaşka bir şey. Okan’a (Menajeri ve eski eşi Okan Kurt) birkaç gün ara ver, bir Miami’ye gidip kafamı boşaltayım, enerji depolayayım, bir iki şov seyredeyim diyorum ama mümkün değil. Yılbaşına kadar bütün hafta sonlarımız dolu. Bir şarkıcı için bu büyük bir mutluluk. İnsan başka ne isteyebilir ki? Muhteşem bir yaz yaşıyorum. İnşallah devamı gelir.
“Büyük konserimiz Sefo’nun memleketi Samsun’da olacak”
Sefo’yla yeni proje olacak mı?
Bir şeyler planlıyoruz Sefo’yla… Başka arkadaşlarla da yapacağız bir şeyler. Eskiler, yeniler bir şeyler harmanlıyoruz. “Pop müzik bitti” diyenlere de bu sene iyi bir kapak oldu. Buna çok seviniyorum. Pop müzik hiçbir zaman bitmez. Pop müzik dediğin popüler müziktir. Ne yapar, ne eder yanına rap’i alır, güncel ne ise onu yapar ve doğru isimlerle bir araya gelinirse işte böyle uzaya çıkan bir şarkı olur. Sefo’yla sahne alıyoruz ama en büyük konseri memleketi Samsun’da yapacağız kışa doğru.
“Hira’yla birlikte artık daha sabırlı ve düzenliyim”
Annelik size hangi yönlerinizi yeniden keşfettirdi?
Biraz empati yapmayı öğrendim. Çok eskiden verdiğim röportajları hatırlar mısın? Çocuktan bayağı uzaktım, istemiyordum. Önce kariyer diyordum. Hira’nın gelişinin içimdeki merhamet duygusunu ortaya çıkardığına da inanıyorum. Daha sabırlı ve daha düzenli olmayı öğrendim. Şu an uyuyor mesela… Çeşme’den hemen sabahın köründe kalktık geldik. Artık her şey onun üzerine kurulu. Tatil öyle, onun ve arkadaşlarının mutluluğu…
İlişkiniz anne kız gibi mi, yoksa iki arkadaş gibi mi?
Zaman zaman arkadaşlık, zaman zaman anne kız gibiyiz Hira’yla. Ama evde kimden korkuluyor dersen, babadan çok benden korkuyor. Babaya her şeyi yaptırabiliyor. Şimdi büyüdü ve genç kız oluyor. “Anne, sana bu parlatıcıyı, bu göz kremini aldım,” diyor. Birkaç seneye iyice arkadaş gibi oluruz da şu anda “Anne kapıyı kapa, arkadaşlarımla konuşuyorum,” diyor, kendi özel dünyası var yani…
Kızınız tüm şarkılarınızı biliyor mu? En sevdiği şarkı, şarkıcı kim?
Güney Koreli kızlar var ya Blackpink oradaki kızları seviyor. Onları takip ediyor. Onların konserlerine bile gittik. Bizden Manifest grubunu seviyor. Benim şarkılarımı biliyor mu dersen, geçen gün sordum, hangi şarkılarımı biliyorsun diye, bir iki tane sayabildi.
İş ve annelik dengesini nasıl kuruyorsunuz? Zorlandığınız anlar oluyor mu?
Allah’a şükür zorlanmak kelimesini hiç ağzıma almak istemiyorum. Tabii ki çok yoruluyoruz. Gece konserlere gidiyoruz, sabaha karşı ilk uçak varsa dönüyoruz. Yurt dışında gerektiğinde erken dönebilmek için ülke bile değiştiriyoruz. Hira uyanmadan eve gelmiş olmaya özen gösteriyorum. Özel hayat, arkadaşlarım, iş ortamı… Hepsi Hira’nın üstüne kurulu. Önce onun arkadaşları, onun mutluluğu… Şimdi bir kankası var, onunla birlikte Seul’e götüreceğim onları. “Üç gün alışveriş yapacağız,” dedi.
Çocuğunuz büyüdükçe hangi konularda daha çok endişeleniyorsunuz?
Televizyonlarda izlediğimiz ya da üçüncü sayfalarda okuduğumuz haberleri gördükçe bir kız annesi olarak erkek çocuğum da olsa aynı tepkiyi verirdim, çünkü erkek kardeşim vardı hep duam, dileğim ve umudum iyi insanlarla karşılaşması. Okulda da bazen zorbalık görüyordu geçmiş yıllarda, ünlü kızı olduğu için… Onu dengelemek biraz zaman aldı. “Anne bunu giymeyeyim ben”, “Bunu giyersem okulda ne derler?” diye endişesini dile getiriyordu. Hira, çok bilinçli büyüdü. Siz ‘görgüsüzlük’ diyorsunuz ama parayı sonradan bulunca her şeyin en iyisini, en güzelini hem kendime hem kızıma almak istiyorum. Ama Hira oralarda değil. İnşallah da hep böyle devam eder.
Sırada Gökhan Özen ve rapçi Lvbel C5 ile düet var
Düet şarkılarını kim belirliyor?
Düet fikirleri genelde benden geliyor. Gökhan Özen’le yapacağız. “Nazar” şarkısını yeniden birlikte okumamız fikri Gökhan’dan çıktı. Onun eski bir şarkısının peşindeyim. İnşallah verecek ve okuyacağım onu. Rapçi Lvbel C5 var, onunla da bir düet yapacağım. Bu dünyada da yapılan bir şey, güzel iş birlikleri. Yeni bir soluk oluyor müzik dünyasına…
“Plaja akşamları gidiyoruz”
Demet Akalın’ın çalışmadığı bir günü nasıl geçer? Kaçta kalkar, kaçta yatar, arada neler yapar?
İşim olmadığı zaman günüm Hira’yla ve arkadaşlarımla geçiyor. Yazın, hafta içi ve hafta sonu gündüz çok dolu olduğu için plaja akşamları gidiyoruz. Hira nereyi isterse oraya gidiyoruz. Sabah kahvesiyle başlayıp, akşama kadar Hira’yla geçiyor vaktim. Normal zamanlarda çok şarkı gönderiyorlar, onları dinliyorum. Bu ara ne hobim var ne sporum var, hiçbir şeyim yok valla.