16 Şubat 2023 Peşembe  –  Milliyet  –  Alice

85 milyonun yanı sıra yurt dışında yaşayan Türkler depremzedelerin yaralarını sarmak için seferber oldu.

Bölgeye yardım ekipleri ve iş makinelerini göndermekle yetinmeyen birçok belediye gibi özel sektör kuruluşları, futbol kulüpleri, STK’lar, muhtarlar, ünlüler ve yardımseverler, depremzedelerin ihtiyaç duyacakları her şeyi TIR’lara doldurup gönderdi.

Bu vesileyle bir kez daha gördük ki ülkemizde çok yüce gönüllü insanlarımız var.

Tüm Türkiye arama kurtarma çalışmalarını televizyon karşısında soluksuz izledik.

Sadece bunlar değildi acımızı hafifleten güzel haberler.

Sosyal, yazılı, görsel medyaya yansıyan ve Türk milletinin yüce gönüllülüğünü gözler önüne serenlerden bir demet derledim.

***

Bir hayırsever deprem bölgesinde çocuklara yardım dağıtıyor.

Kışın ortasında ayağında terlik olan bir çocuk, kendisine ekmek uzatan adama, “Bizim ekmeğe ihtiyacımız yok” deyip geri verdi onu.

***

Başka bir yerde yine bir hayırsever çocuklara gofret, çikolata, süt gibi ürünlerin bulunduğu kutuyu tuttu. Çocuklardan biri iki süt aldı, biri kendisi, diğeri arkadaşı için. O istemeyince çocuk sütün birini geri bıraktı.

***

Rize Ardeşen Belediyesi, ilçedekilerin bağışladığı kıyafetleri Malatya Yeşilyurt’ta depremzedelere dağıttı.

Depremzede, aldığı montu giyince cebinde içinde para, Yunus Yunusoğlu’nun kimlik ve kredi kartları ve otomobil anahtarı olduğunu fark edince bunları mahalle muhtarına teslim etti.

***

Depremzedeler için elinden geldiğince, gücünün yettiğince yardımda bulunan hayırseverlerden biri de Amasya Göynücek’e bağlı Damlaçimen köyünde yaşayan 87 yaşındaki Sultan Davulcu’ydu. Sultan Nine’nin, “Karaciğerim yavrularım. Size sobamı gönderiyorum. İsterseniz içine odun da doldururum. Ne derseniz onu korum. Yiyecek içeceğinizi de kodum. Yastık, yorgan da gönderiyorum, güle güle yatın yavrularım” dediği iç ısıtan yardım paketi AFAD yetkililerine teslim edildi.

***

Yunanistan’ın Türkiye’ye gönderdiği arama kurtarma ekibinden Doktor Sokratis Doukas, ülkesine dönüşte kameraların karşısına geçti ve kendisini çok etkileyen bir olayı anlattı. Doukas, çalışmalar sırasında küçük bir çocuğun yanlarına gelerek kendilerine bir kutu bisküvi verdiğini söylerken gözleri doldu, konuşmakta güçlük çekti.

***

Üç çocuklu depremzede bir anne, ağladı ağlayacak bir ses tonuyla anlatmaya başladı:

“Yardım geldiğini söylediler, üşüdüğümüz için gidip aldık bu montu. Giydik, Isınalım diye elimizi cebimize attık, birinden kek, diğerinden dört eldiven çıktı. Nasıl bildiler üşüdüğümüzü… Bu da yetmedi. İç cebin birinden gofret, diğerinden söküklerini dikerler diye firkete çıktı… Ne kadar Allah dostu güzel insanlar varmış bu dünyada?”

***

Yozgat merkeze bağlı Çadırardıç köyünde yaşayan Hikmet Basalak, ahırındaki büyükbaş hayvanlardan birini depremzedelere yardım olarak Kızılay’a bağışladı.

***

Kars’ın Akyaka ilçesine bağlı Karahan köyünde yaşayan 70 yaşındaki Sarıgül Kaçan, düvesini satıp aldığı 13 bin lirayı “Depremde ölenlere bağışlıyorum” diyerek kaymakamlığa verdi. Sarıgül Nine’ye bir düve hediye edildi, onu da satıp depremzedelere bağışladı.

***

Bunları okuyunca, “İyi ki böyle insanlar var. Onlar var oldukça ve çoğaldıkça sırtımız yere gelmez. Hepsinden Allah razı olsun” dememek mümkün mü?

GÜNÜN SÖZÜ

“Güzel görünen herkes bir gün yaşlanacak. Ama iyi insanlar yaşlansalar da iyi insan olarak kalacaklar.” (La Edri)