MİLLİYET TV – 26 NİSAN 2014 CUMARTESİ – ALİCE
Kuzey Kıbrıs’taki yayıncılık skandalını izlediniz mi?
İzlemediyseniz çok şey kaybettiniz(!) demektir…
İnternette videosu var, mutlaka bulup izleyin.
Çünkü o videoda bir yönetmenin ve sunucunun televizyonculuk adına yapmaması gereken ne varsa, hepsini yaptıklarının görüntüsü var.
Önce 21 Nisan 2014 Pazartesi sabahı KKTC’deki Kanal T’de ekrana gelen “Ada Sabahı”nda neler olduğunu özetleyeyim:
Canlı yayın geç başladı. Spiker Nazmi Pınar canlı yayında, yönetmen uyuya kaldığı için programın geç başladığını söyledi. Spikerin sözlerine sinirlenen yönetmen önce ekranı kararttı, sonra yayına ara verdi ve ardından spikerin sesini kıstı. Yönetmenin tepkisine sinirlenen spiker Nazmi Pınar ise, yaşananları protesto ederek, mikrofonunu çıkardı ve yayını terk etti.
Sunucuya sabotaj
Yönetim yönetmeni görevden alınca tekrar yayına dönen sunucu, “Konuğumuz Dipkarpaz Belediye Başkanı Mehmet Demirci’yi… Sabahın bu saatinde ta Dipkarpaz’dan geldi. Ona olan saygımdan tekrar karşınızdayım” dedi.
Yönetmenin uyuya kalmış olması bağışlanabilir bir şeydir, ama yayın sırasında sunucuya gıcıklık olsun diye ekranı karartması, sesini kısması affedilir gibi değil.
Bir daha hiçbir kanalın “yönetmen” koltuğuna oturtmaması gerekir onu…
İlginç bir sunucu
Sunucuya gelince, o da ayrı bir vak’a…
Belediye Başkanı’na saygısını anladık.
Peki yayını terk ederken o anda kanalı izleyen binlerce insana saygıya ne oldu?
“Teknik bir sorun nedeniyle yayına geç girdik, özür dileriz” demek yerine, bir iç çekişmeyi ekrana taşımak niye?
Bakar mısınız sunucunun yayın sırasında sarfettiği sözlere:
“Yayıncı ve yönetmen ne isterse yapacak? Bu memlekette televizyonculuk böyle? Kıbrıs Türk televizyonculuğunda son durum budur.
Bu ülkede ciddiyetsizliğin son noktada olduğu dönemdeyiz. Onu teşhir etmeliyiz ki bir daha olmasın.
Yönetmen eğer babasının çiftliği gibi kullanacaksa buyursun gelsin programı yapsın Ben de programı terk ediyorum.”
Bayılıyorum şu, dünyayı kendi ekseni etrafında döndüğünü sanan insanlara!
FLASH TV’YE EĞLENCE VERGİSİ
Ankara’dan İstanbul’a gelirken uçakta karşılaştım Ankaralı Namık’la…
Baktım bir elinde bağlama, bir elinde takım elbise…
Dedim hayrola Flash TV’ye çekime mi?
“Yok” dedi ve ekledi:
“Bu kez yolculuk Hollanda’ya… Konserim var orada…”
Ayaküstü Flash TV’deki programını konuştuk, Ankaralı Namık, Ankaralı Ayşe (Dinçer) ile yaptıkları programın iç yapım olduğunu ve canlı olduğunu söyledi.
Flash TV’nin dünyada ve Türkiye’de ne olursa olsun çizgisini bozmayan tek kanal olduğunu, ha bire eğlence programı yayınladığını hatırlatınca Namık’a, şu yanıtı verdi bana:
“Yakında devlet ‘eğlence vergisi’ alırsa Flash TV’den hiç şaşırmam.”
Olur mu olur?
Flash TV’nin kült programlarından biri olan “Ne Çıkarsa Bahtına”yı hayli zamandır Sinem Yıldız sunuyordu.
Flash TV onu da değiştirdi.
“Ne Çıkarsa Bahtına”nın yeni sunucusu türkücü Hülya Bozkaya oldu.
Evlilik programının sunucusu türkücü olunca ortam evlilik programından çıkıp düğün salonuna döndü.
Bozkaya, ideal eş adayı için “Ne Çıkarsa Bahtına”ya başvuranlar iki muhabbet – bir türkü formatında götürüyor programı şimdi.
Flash TV’de eğlencenin en az olduğu yapım “Ne Çıkarsa Bahtına”ydı, onun da bahtı değişti…
ONUR ÜNLÜ RİSKE GİRDİ
Onur Ünlü’nün son filmi “İtirazım Var”ı Kültür Bakanlığı’nın 18 yaşın altındakilere yasaklamasını politik nedenlere bağlayanlar var. Onur Ünlü, sırf bu nedenle itiraz etmiş Kültür Bakanlığı’nın verdiği “+ 18” kararına. Filmdeki “İmam”a “Besmele” çekerek rakı içirten Ünlü’nün yerinde olsam, bu riski göze almazdım.
